ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Sarı  Menekşem  Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Sarı Menekşem

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Menekşe
Özel Üye
Özel Üye



Mesaj Sayısı : 2555
Kayıt tarihi : 30/08/10

Sarı  Menekşem  Empty
MesajKonu: Sarı Menekşem    Sarı  Menekşem  EmptyÇarş. Eyl. 03 2014, 16:25

Sarı Menekşem


Çiçeklerimi sularken seni andım yine. Kendime böyle uğraşlar edindim yaşama tutunmak için. Öbek öbek çiçeğe duran Sarı Menekşeleri, gitmeden önce sen hediye etmiştin, doğum günümde. Çok sevdiğimi bilirdin, çiçeklerle konuştuğumu da. Sularken, onlara bakarken beni anımsarsın demiştin. Oysa sen hep benimlesin. Seni anımsamam gerekmiyor ki. Yine de mor menekşeleri bir başka seviyorum. Onlarla daha uzun konuşuyorum. Onlara seni anlatıyorum. Sonra bizi anlatıyorum. Mutlu günlerimizi.

Sen hep benim varlığımın bir parçası oldun. Öyle yaşadım, yaşıyorum. Hep yanımdasın, hep içimdesin. Aklımdaki bin bir düşüncedesin, umutlarımda, özlemlerimdesin. Herkes, her şey sen oluyor özlemim yoğunlaştıkça. Buram buram tütüyorsun burnumda. Bazen merak ediyorum, acaba sen de beni düşünüyor, özlüyor musun? Hiç için titriyor mu ben aklına düştüğümde.

Biliyor musun, beraber olduğumuz o harikulade yıllarda, senin bir gün kalkıp gideceğin aklıma bile gelmemişti. Ne zaman başladın; ‘buralarda mutlu değilim’ demeye, tam bilemiyorum. Ardından da, kendimi rahat, güvende duyumsayacağım bir yerde yaşamak istiyorum dedin. Burada her şey sıkıyor beni dedin. Şaşırmıştım. Ben seninle çok mutluydum. Bizi de mutlu sanıyordum. Senin bunaldığını fark etmemiştim. Mutsuzluğunun nedenini de anlayamadım. Yaşadığımız ortam beni, seni sıktığı gibi sıkmıyordu.

Umarım uçup gittiğin o uzak diyarlarda mutlusundur.

Sen gidince ben, bu koskoca dünyada yapayalnız kaldım. Gerçekten yapayalnız… O zaman fark ettim ki, aslında ben seninle yaşıyordum. Senden başka hiçbir şeyin önemi yoktu ki. Sen olunca her şey güzel ve anlamlıydı. ‘Sen kendine yetersin, güçlüsün’ dedin bana hep. O zamanlar gitmeyi aklına koymuştun, sonradan anladım. Tek başına yaşamak kendine yetmekse eğer, güçlü olmaksa böyle yaşamak… Evet söylediğin gibiyim. Ama ya iç dünyam, duygularım? Onlara söz geçirmek o kadar zor ki. Sen duygularına söz geçirebiliyor musun? Yalnızca kendini sevebilir, böyle yaşayabilir mi insan sence? Hele de sevmenin anlamını öğrendikten sonra...

Bir tanem,

Seni ne zaman düşünsem, ayrıldığımız günü yaşıyorum yeniden… yeniden. Yüreğimi pençelerinin içine almış sıkıştıran acıyı duyuyorum göğsümde. Eninde sonunda o günün geleceğini biliyordum oysa. Saklamadın ki. Açıkça söyledin. Kendimi hazırladığımı sandım ayrılığa, sensizliğe, yalnız kalmaya. Aldanmışım. Hazırlığı olmuyormuş bu acının.

Gideceğin gün; “ sıradan bir gün gibi yaşayalım bu günü,” dedin. “Kısa bir yolculuk diye düşünelim. Yarın dönecekmişim gibi. Bilinmez ki, belki de öyle oluverir.” “Ağlamak da yok,” dedin, kara gözlerini gözlerime diktin yumuşacık. Ağlamam, ağlanacak ne var ki, dedim. Hayal ettiğin yaşama, mutluluğa kanat çırpacaksın. Senin için sevinmeliyim diye yanıtladım seni. Beline doladığım kolumla daha bir sıkı sarıldım sana. Sen de kolunu omzuma attın, göğsüne çektin beni. Başımı bedeninin sıcaklığına yasladım, seni kokladım… kokladım… kokladım. Kim bilir belki de bir daha hiç!.. Yüreğimde isyankâr dalgalar kabardı, köpürdü. Gitme diye çalkalandı içimdeki denizler, deryalar. Gitme… gitme… benimle kal!

Ama ahh… söyleyemedim. Yaşam senindi. Dilediğin gibi yaşamalıydın. Gitme… diyemezdim. Bencil olmamalıydım. Oysa duygularım çılgıncasına haykırıyordu gitme diye, gitme … gitme… Bu çığlığı duyarsın diye çok korktum. Duyarsın ama yine de gidersin diye…

Son kez sımsıkı sarıldık, son öpücük… son dokunuş. Görüşürüz dedik… Görüşürüz… Gülen gözlerle baktık birbirimize… Birbirimizi içercesine… Anımsadın mı? Sonra döndün arkanı gideceğin yere doğru, yürüdün başka sevdalıları bırakıp gidenlerle beraber.

Gülümsemeye devam ettim. Dönüp dönüp arkana baktın, gülümsedin, el salladın. Ben de el salladım sana. Göğsüm sıkışıyordu. Dayanılmaz bir acı gelip yerleşmişti tam göğüs kafesimin içine. Nefes almakta zorlanmaya başlamıştım. Yutkunamıyordum, boğazım acıyordu. Kocaman bir düğüm vardı orada gitgide büyüyen. Ağlamak istemiyordum. Ağlamam, ağlayacak ne var ki demiştim sana. Beni ağlarken görmeni istemedim.

Yavaş yavaş uzaklaştın. Uzaklaştıkça görüntün de gitgide ufaldı. Aramıza yolcuların kalabalığı girdikçe seni görmem zorlaştı. Hâlâ el sallıyordun. Bir an döndün bana doğru, ellerinle hadi artık git dercesine işaretler yaptın. Bense olduğum yere çakılmış kalmıştım. Hareket edecek gücüm yoktu. Hiçbir şey düşünemiyordum. İçimdeki dayanılmaz acı gözyaşı sellerini akıtmaya hazırdı.

Hayır… hayır kesinlikle ağlamayacağım dedim kendime. Görünmez olana kadar gülerek el sallamaya devam ettim sana. Sonra senden kalan boşluğa kilitlendi gözlerim… Bir kez daha görür müyüm, ya da aniden… Vazgeçip…

Yolcuları çağıran son anonsu duyduğumda, boğazımdaki düğüm kocaman bir hıçkırık oldu. Sonra bir sis bulutu sardı her yanı.

Nasıl özledim seni bir bilsen.



Rezan Özger



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Sarı  Menekşem  Empty
MesajKonu: Geri: Sarı Menekşem    Sarı  Menekşem  EmptyPerş. Eyl. 04 2014, 02:13

çiçek7 Allah razı olsun çiçek7
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Sarı Menekşem
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Gül Menekşem
» Sarı Gül... Hüzün...
» Sarı Gelin
» Sarı Kız Efsanesi...
» Sen Nisanın Baharı Bense Sarı Eylül.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Denemeler-
Buraya geçin: