mustafa43 Admin
Mesaj Sayısı : 12855 Kayıt tarihi : 03/07/08
| Konu: Dini Hikayeler.... Salı Ağus. 03 2010, 21:50 | |
| Hikayeler.... İmam-ı Azam Hasmı ileBir tartışma esnasında hasmı İmam-ı Azam’a bir tokat vurmuş.
Bunun üzerine imam-ı Azam sinirlerine hakim olarak şöyle demiş: Senin bu hareketine aynı ile mukabele edebilirdim ama etmeyeceğim. Seni halifeye şikayet edebilirdim, bunu da yapmayacağım. Seni ALLAH’a havale edip ahrette davacı olmayı ve hakkımı almayı dileyebilirdim fakat bunu da yapmayacağım. Sadece sorulursa Cennet’e sensiz girmek istediğimi söylerim.” Demiş. İmam-ı Azam’ın bu hassasiyeti karşısında adam duygulanmış ve ağlayarak eline kapanmış. İ.Azam, “Ağlamana hiç gerek yok ben seni baştan zaten affetmiştim.” Diyor.
Böylece İ.Azam hasmına hem büyük bir edep ve hoşgörü dersi veriyor hem de onu vicdanen mahkum ederek intikamını fazlası ile alıyor. Hüsn-i zanDefnedilen bir cenazenin arkasından eshab-ı kiram konuşuyor. Bir kişi, “Ya Resulallah! Tabutu çok ağırdı” diyor. Efendimiz, “Demek ki sevabı çokmuş” diyor.
Başka bir cenaze sonrası yine birisi “Ya Resulallah! Tabutu çok hafifti” diyor.
ALLAH’ın Resulü, “Demek ki günahı çok azmış” buyuruyor. Hz. Ömer’in uyarıcısı:Hz Ömer, kendisine adaletten ayrılmamayı bunun ahrette hesabının sorulacağını hatırlatması için bir adam tutmuş.
Bu şahıs, her gün belli bir vakitte gelir, “Ya emir-el Müminin! Adaletten ayrılmayın, ahreti unutmayın.” dermiş.
BU görevli şahıs yine bir gün geldiği zaman Hz. Ömer, “Artık senin hatırlatmana gerek kalmadı, sakalımdaki beyaz kıllar bana her aynaya bakışımda ahreti hatırlatıyor.” demiş.
Osmanlı padişahlarının da kendilerine hatırlatmalar yapan görevlileri varmış. Bu görevliler belli yer ve zamanlarda “Gururlanma padişahım! Senden büyük ALLAH var.” derlermiş. Azrail İle Arkadaş Olan Kimse:Adamın biri bir vesile ile Azrail ile tanışmış ve arkadaş olmuş ve arkadaşına “Biliyorum senin elinden kurtuluş yok, ancak benim senden bir istirhamın olacak: Geleceğin zaman bana haber verirsen hiç değilse hazırlık yapar ve bazı işlerimi tamamlamaya çalışırım” der.
Fakat aradan bir süre geçtikten sonra Azrail bu arkadaşının canını almaya gelir. Arkadaşı “Hani bana söz vermiştin, niçin habersiz geldin?” der.
Azrail de “Ben sana haber verdim ama sen anlamadın. Önce saçın sakalın ağardı, sonra dizlerinin dermanı kesildi, ellerin titremeye başladı, bütün bunlar ölümün birer habercisiydi.” der.
not: azraille arkadaş olanın hazreti İbrahim olduğu söylenir. En Fazla Üç VarlıkBir bayram günü Harun Reşit bayramlık güzel elbisesini giyerek Behlül Dana’nın ziyaretine gitmiş. Behlül, halifeye üç soru sormuş: Yeryüzünde, yer altında ve gökyüzünde en fazla olan şey nedir? Harun Reşit cevaben; ” Yeryüzünde canlı, yer altında ölü, gökyüzünde de kuşlar en çoktur” demiş. Behlül Dana “Hayır bilemedin.
Söylediklerin her ne kadar zahiren öyle görünse de işin hakikati şudur: Yeryüzünde en çok olan tamah, yeraltında eyvah, gökyüzünde ise Salih ameldir” diyor. Halife Hz. Ömer Bir gün kırbasını (su tulumu, su kabı) sırtına yüklenmiş, Medine’nin en kalabalık sokaklarında dolaşıyordu. Babasının sırtında kırba ile dolaştığı oğlu Abdullah’ın da gözüne ilişti ve kendisine yetişip sordu:
- Baba sen ne yapıyorsun, koskoca halife sırtında kırba taşır mı, taşıtacak kimse mi bulamadın?
- Oğlum, bunu taşıtacak adam bulamadığım için veya başka bir mecburiyet dolayısıyla taşıyor değilim. Nefsime gurur gelir gibi oldu, kendimi beğenir gibi oldum, sırf onu küçültmek için bu yola başvurdum. | |
|
MaVi_GüL Admin
Mesaj Sayısı : 16821 Kayıt tarihi : 03/07/08
| Konu: Geri: Dini Hikayeler.... Çarş. Ağus. 04 2010, 01:05 | |
| | |
|