Belâ ve musibetlerin kalkması için tövbe, istiğfar etmek gerekir
tövbe, istiğfara çok devam edersen, gelmiş ve gelecek bela ve musibetlerden korunur, hem de geçmiş günahları af edilir. Kulun ıslah olması, kalbinin ıslah olmasına bağlıdır. Kulun fesadı da, kalbin fesadına bağlıdır. İnsanın izzet ve şerefi iman ve marifet iledir. Mal ve mevki ile değildir.
ALLAH–ü Teâlâ insanı beyhude yaratmadı, insan kendi hâline terk olunsun. İstediğini yapsın, hevâ–yı nefse ve hoşuna giden şeye uysun, diye yaratılmadı. İnsan emirlere uymakla ve yasaklardan sakınmakla mükellef kılınmıştır. İnsan için bunu yapmaktan başka çare yoktur. Bunu yapmayıp, nefsine, arzu ve hevesine uyanlar, asi olup,
ALLAH–ü Teâlâ’nın gazabına uğrarlar ve çeşitli azaplara müstahak olurlar.
ALLAH–ü Teâlâ’nın rızasını kazanmak için can atarak gayret göstermek, zamanınızı zikir ve tefekkür ile geçirmek lâzımdır.
Gecelerin karanlığını istiğfar ile aydınlatmalı, geceleri özellikle çok tövbe etmeli ve bu kısa dünya hayatında âhiret azığı hazırlanmalıdır. Ömrün en kıymetli zamanı gençlik zamanıdır. En kıymetli şey ise mârifetullahıdır. Gençliğini en kötü şey olan hevâ ve heves peşinde harcayıp, mârifetullahı, ömrün en kötü zamanı olan ihtiyarlık zamanına bırakanlara yazıklar olsun! Dünya hayatı geçicidir. Bu birkaç günlük hayatı ganimet bilip,
ALLAH–ü Teâlâ’nın rızasını kazanmaya sarf etmek lâzımdır. Alçak dünyanın nimetlerine kanmayıp, âhireti istemek lâzımdır. Ebedî olan âhireti ve âhiret nimetlerini kazanmak için çalışmalıdır
selam sevgi ve dua ile