Bilsen nasıl yüksüzdür seni yazmayan kalem
Hasrettir nur deryana kelamlar gül kokulum
Hem yetim hem öksüzdür seni anmayan alem
Boynu bükük dökülür selamlar gül kokulum
Kevser ırmaklarında toprağın arınmıştı
Peygamber olacaklar nurunla sarınmıştı
Ezel ve ahir alem mührünle korunmuştu
Biliminle donandı alimler gül kokulum
Öz nurundan yaratmış, karanlığa çağ etmiş
Ezeli iradeyle hakikate bağ etmiş
Sana inananlara kıbleyi otağ etmiş
Sırrınla yaratıldı alemler gül kokulum
Cahiliyet kirinin zerresi bulaşmadı
Seçilenden seçildin, nesebin dolaşmadı
Varlığın tacı oldun, şirk sana ilişmedi
Mevcudunla son buldu elemler gül kokulum
Üç sabah yıldızıyla müjdelendin cihana
Ak kanatlı bulutla tanıtıldın her cana
Şehitler yarış etti kavuşmak için sana
Vuslat diye içildi ölümler gül kokulum
Mutlak mana içinde ezel sen ahir sende
Can buldu nur deryası ipek dokulu tende
Goncalar güle döndü senin sırlı busende
Gelişinle mahv oldu zalimler gül kokulum
SEVİM YAKICI