mustafa43 Admin
Mesaj Sayısı : 12855 Kayıt tarihi : 03/07/08
| Konu: Tekil Duyguları Dillendirende Aşktı Paz Mart 15 2015, 22:51 | |
| Tekil Duyguları Dillendirende Aşktı
Yorgunum ve yorgunsun biliyorum; ömrün gölgesinde dinlenmek, aldığımız soluğun, gördüklerimizin güzelliğinde kaybolmaktı muradımız. Ah yüklü olmak değil, vah kuşanmak değil, alabildiğine dağınık, plansız yaşamak rüyamızda, aldanış kabusları olmasın derken, ellerimizin bağını çözdü yine kader. Sanırım, kapımızın eşiğini henüz atlamamış ki aşk, geldiği gibi gitti çözüldük ve üzüldük...
Gözlerimizi saran ayrık otlarını ayıklayamadık zira, burnumuzun ucunu görmekten çok uzaktık. Düşüncelerimizin kurulu tüm tesislerinde, kendimizi arıtamadık, estek-köstek etkenlerle, derin yaralar aldık. Acıyı kavurdu yüreklerimiz ve ruhumuza ikram etti, elimiz kolumuz bağlı seyrettik. Sustum, sustun, sustuk mu, susturulduk mu anlayamadık, hicran kusursuz bir izzet-i ikramdaydı sanki. Çıkma sevmelerin kazancında eridi her şey, sıfırı tüketmiş gibiydik. Sabrımıza değen nazar, şükrümüzü hüngür hüngür ağlatmıştı, biz sadece seyrediyorduk...
Aklımızında, yüreğimizinde sağlama yapmaya ihtiyacı varken, topladık, çıkardık, böldük ve öylece bırakıp, köşemize çekildik, teselliler kundakladık gönlümüzde. Büyüsündeyken, uzaktan bakmayı tercih ettik visale. Uzaktı iklimlerin durağan gelişleri, uzaktı gökkuşağı gibi süzülüşler, lale devri çocukları gibiydik. Bir radyomuz bile vardı, radyolardan dinlenirmiş meğer şiir. Kalem ise, yüreğe ektiği kuşkonmazları biçiyor gibi, kan revan içindeydi, defterin koynuna girmeye utanır olmuştuk, şimdi biz ne yapacaktık, hiç bilmiyorduk. Çabalarımız, küreksiz sandal gibi sallanıp duruyordu, bedenimizde. Aklımız, fikrimizden çıktılar alıyordu fakat, boş kalan ellerimiz, bir bir yırtıp atıyordu. Peki, ne yapmalıydık; bilmiyordum, bilmiyordun, bilmiyorduk...
Kollarımız gevşemiş lastik gibi yana düşmüştü, omuzlarımız bir maden işçisininkinden daha çöküktü. Kendimize ağır gelirken, aşkın hafifliği şaşkına çevirmişti bizi. Üfürükten teyyare bahanelerde savrulduğumuzu, çok geç fark etmiştik. Bizim ayazımızda üşüyen yüreğimizin titremeleri bile, kendimize gelmemizi sağlamamıştı, bize dairlerin üryanlığı ise, cabası. Kör müydük, sağır mıydık, dilsiz miydik, ne gördük, ne duyduk ne de söyledik. Üzülmelerimiz bile dilsizdi, üzmelerimiz sağır, bahanelerdeki üretkenliğin, çıkmazları çözmede kısırlaşıyordu, bugün bunu daha iyi anladım. Kendi söylemlerini bile yalanlıyordun, yemin etme derken bile inandırıcılıktan uzaktı sözlerin. Bize neler oluyordu aşkın ateşini düşlerken, duyarsızlığımızın tavan yapmasına aldırmıyorduk. Bedenlerimiz, bir ameliyatla ayrılmış, yapışık ikizlere dönmüştü. Bizken, sen ve bendik işte, tektik döktüklerimizi, toplamaya tenezzül etmiyorduk...
Zira gidiyordum, gidiyordun, b/izsiz gidiyorduk...
Selam Sevgi ve Dua ile... | |
|
MaVi_GüL Admin
Mesaj Sayısı : 16821 Kayıt tarihi : 03/07/08
| Konu: Geri: Tekil Duyguları Dillendirende Aşktı Ptsi Mart 16 2015, 01:47 | |
| | |
|