ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Mevsimlerin Aşkı...  Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Mevsimlerin Aşkı...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Mevsimlerin Aşkı...  Empty
MesajKonu: Mevsimlerin Aşkı...    Mevsimlerin Aşkı...  EmptyC.tesi Eyl. 08 2012, 20:12

Mevsimlerin Aşkı...

Her ay, on ikisi birden, birbirine candan bağlıymış Her biri birbiriyle arkadaşmış ve her üç ay bir evde kalırmış Aralık, Ocak, Şubat beyazı çok severmiş ve kış evinde kalırmış Mart, Nisan, Mayıs çiçeğe, kokuya düşkünmüş ve bahar evinde kalırmış Haziran, Temmuz, Ağustos kavurucu sıcakların vazgeçilmez üçlüsüymüş ve yaz onların eviymiş Eylül, Ekim ve Kasım da yağmura ve Sarıya hayranmış ve sonbahar evinde kalırmış

Her ay birbirini çok severmiş de onlardan ikisinin sevgisi hepsininkinden farklıymış Eylül ve Mart’ın sevgisi… Onlar hep birbirin hasretiyle yaşarlarmış, ve bir gün aynı evde kalabilmeyi hayal ederlermiş Her sabah birbirlerini görebilmek için süslenirlermiş ama bunun olamayacağını da adları gibi bilirlermiş

Onlar sevdalıymış ya birbirlerine, aşklarını küçük gören aylar da varmış “Bu bir kara sevda, yani imkansıza eş değer” deyip onları hep üzerlermiş Mayıs, Mart’ın ablasıymış ve Mart’la Eylül’ün arasına hep başka ayları sokarmış kavuşamasınlar diye

Bir gün Nisan dayanamamış bu iki aşığın haline Kavuşamayacaklarını bilirmiş ama yine de bunlara bir şans ermek istemiş Mart’a gitmiş Mart kırk gündür ikindi vakitlerinde hep ağlıyormuş Nisan, Mart’ı görünce daha da üzülmüş ve;

-“Sen Eylül’e hediyeler hazırla, ben, onları senin adına ona götüreyim” Demiş Çiçekler açmış Mart’ın gönlünde Ve her şey yeniden başlamış Mart için

Ve hazırlıklara başlamış Mart

-“Madem buluşamıyoruz, madem kavuşamayacağız; ona en güzel çiçekleri hazırlayacağım, en güzel kokuları ben göndereceğim Benden alacak Eylül’üm hasret kaldığı yeşili” demiş

Sonra rica etmiş Mart toprağa şöyle yemyeşil bir elbise biçmesi için Toprak kıramazmış Mart’ı hiç Hemen hazırlıklara başlamış Önce Mart’ın dertten grileşmiş, bulutlu saçlarını yıkamış, taramış Masmavi saçları ortaya çıkıvermiş Mart’ın Sonra toprak mis kokulu çiçekler takmış Mart’ın mavi saçlarına Ardından da yemyeşil bir elbise biçmeye başlamış Toprağın yardımcısı ağaçlar hemen yeşermiş, yeni yeni filizler fırlamış topraktan

O zamanlar bir millet varmış ki hep zaferden zafere koşar, toprağına toprak katarmış Ama Mart, Eylül’e aşık oldu olalı bu topraklara, Ergenekon’a, uğramazmış Mart’a küsen insanlar, Mart’ın gezip dolaştığı yerlere gitmeye karar vermişler Ama önlerinde kocaman Ergenekon varmış Gitmelerini istemiyormuş Ergenekon Bu haberi alınca birden demirleşmiş Ergenekon’un gönlü Hüzünden, kederden, hasret acısından…

Ama karar verilmiş Ergenekon insanı, Türk insanı, ateşler yakmış Ergenekon’un bağrında Günlerce gecelerce yanmış bu ateş Ateş yandıkça da Ergenekon’un gönlü erimeye başlamış

Ergenekon’un erimeye başladığı sabah, toprak da bitirmiş Mart’ın Eylül’e hediyesini Ona sürpriz yapmak için gitmiş ve onun yatağının ucuna mis kokulu, yemyeşil bir elbise bırakmış Mart, bu güzel kokuyu alınca uyanmaya başlamış Ve gözlerini aralamış

Mart gözlerini yeni bir sabaha açarken, Türk de yeni bir güne kavuşmuş Erimiş artık Ergenekon’un demirden bağrı Mart yeni bir sabaha, Türk yeni bir umuda uyanmış

Mart’ı bir heyecandır sarmış Hediyeyi Eylül’e götürecek olan Nisan’ın gelmesini dört gözle beklemeye başlamış Mart’ın heyecanı bütün doğayı sarmış Mart’ın neşesi heryeri eski haline kavuşturmuş

İşte o günden sonra Mart, her sene, yeni bir hediye hazırlar Eylül’e Her bahar doğayı ilk günkü heyecan sarar, Türk’ü bir telaş sarar Mart’la beraber, doğayla beraber her bahar yeniden uyanır Türk, Türk tarihi Sanki her Mart ateşler yakılır Ergenekon’un bağrında Dumanlar yükselir göğe doğru Buz erir, demir taş erir Belki Mart, her bahar, Ergenekon’da Eylül’ün aşkıyla yanar

Selam sevgi ve Dua ile...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Mevsimlerin Aşkı...  Empty
MesajKonu: Geri: Mevsimlerin Aşkı...    Mevsimlerin Aşkı...  EmptyPaz Eyl. 09 2012, 02:27

çiçek16 Allah razı olsun çiçek16
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Mevsimlerin Aşkı...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Aşkı Yaradan'a Hamd Olsun Aşkı Bulmayan Yürekler İhanetlerine Yansın
» Çobanın Aşkı...!
» Yoksa Mevsimlerin Bize Küsmüşlüğü mü Var?
» Biz Aşkı...
» Gül'ün Aşkı...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Hikayeler-
Buraya geçin: