ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Eskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Eskiden bizim Köyde (Şevket Okyay)

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Şevket Okyay
Yeni Üye
Yeni Üye



Mesaj Sayısı : 50
Kayıt tarihi : 21/07/10

Eskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) Empty
MesajKonu: Eskiden bizim Köyde (Şevket Okyay)   Eskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) EmptyÇarş. Tem. 28 2010, 11:19

Eskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) 1361873f7in4fcr6uEskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) 1361873f7in4fcr6uEskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) 1361873f7in4fcr6u

Eskiden bizim köyde


Eskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) 1361873f7in4fcr6uEskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) 1361873f7in4fcr6uEskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) 1361873f7in4fcr6u

Eskiden bizim köyde- yetmiş yıl öncesinde,
Örflere bi bakmalı- mâzi penceresinden
İşi baştan tutardı- oğlan anası olan,
Oğlunu büyütürken- gözü de bi taraftan,
Kız evlerinde gezer- gelinini peylerdi,
Annesine takılır- nabız yoklar söylerdi
Yumuşaklık görürse- seçtiğini bellerdi
Bu, 'namzet akrabaydı' hediyeler yollardı,
Artık çağı gelince- kızın da oğlanın da,
İş ciddiye alınır- tamlanırdı tavında
Kadın- erkek birlikte- giderdi hem büyükler,
Bu hem sohbet içindi- bir yandan güven ekler
Aile büyükleri- bir araya gelirdi,
Kız istemeye resmen- sevinçle gidilirdi
Kız evine, önceden- haberdar edilirdi,
Misâfir kabulüne- bir izin istenirdi
Kız evi gönüllüyse- buyrun gelin denirdi,
Böylece dünürcüye- ilk ümit verilirdi
Câzip bir hediye de- götürülürdü elbet,
Sevgi- dostluk mesajı- temennisiydi vermek
Besmeleyle kapıdan- girilirdi içeri,
Herkes selamlanırdı- güler yüzle, bitevi
Ayni güler yüz- dostluk, kız evinden olurdu,
Selâm içten alınır- candan karşılanırdı
Karşılıklı, hâl hatır- sorulurdu ilk önce,
Samimiyet- hoş sohbet- gözlenirdi böylece
Sohbete güven veren- konular seçilirdi
Ferahlatan sözlerle- bir neşe saçılırdı
Arkadan, çay- kahveler, çerez filân gelirdi,
Ve heyecan yatışır- cesâret bulunurdu
Kısa bir sessizlikten- sonra tatlı ses olur,
Oğlan evinden biri- saygı ile söz alır
“Sâhiden biz buraya- ne için gelmiş idik,
Kendimizi unuttuk- sohbet tadına daldık,
Müsâfirperverliğe- teşekkürlervelâkin,
Sebebi ziyaretten- söz etmeliyiz ilkin
Efendim, biz buraya- hayr olcak işe geldik,
Size akraba olmak- üstün şereftir bildik
Bu cümleden olarak- sizlerden dileğimiz
Evlâtlarımız ile- nur dolsun yüreğimiz
ALLAH’ın cc izni ile- Peygamber’in kavliyle,(sav)
Nur kızınız Fatma’yı- can oğlumuz Ali’ye,
Münasip uygun gördük- istiyoruz” derlerdi
Ardından, söylenecek- cevâbı beklerlerdi
Azıcık sessizlikten- sonra, susan kız evi,
Önce bu ziyaretten; menunluk belirtirdi
(Kız evi- naz evi, ya)- “verdim gitti” demezdi,
“Düşünelim” diyerek- bir süre isterlerdi…
Tabi oğlan evi de- âdeti bildiğinden,
Fazla ısrar etmezdi- kalkar kendiliğinden
Ancak ayrılırlarken- rica ederler idi,
“Ne olur, bizi uzun- bekletmeyin” derlerdi
Artık top kız evinde- tatlı telaş başlardı,
Aile yakınları- meşvereyi eşlerdi
Gene âdete uygun- fazla uzatılmazdı,
Aşırı naz yaparak- usandırmak olmazdı
İki- üç gün içinde- karar bildirilirdi,
Oğlan evi; dâvetle- “buyrun gelin” denirdi
Oğlan evi tetikte- zâten haber beklerdi,
Hemen karşı haberle “Geliyoruz” eklerdi
Seçkin hediyelerle- bu dâvete koşardı,
Zafer elde etmenin- sevincini yaşardı
Her iki âilede- neş’e zirveye varır,
Sevincin büyüğünü- elbet, kız- oğlan alır
Oğlan evi, bilinen- talebini yineler
Kız evi de beklenen- hayır duâ sergiler
“Nasipse ne diyelim- İlâhi kanun” denir,
Getirilen tatlıdan- ikram edilir, yenir
Bu arada, tabii ki; takı da söze girer,
Hatta başlık parası- sayılır, birer- birer
Her iki taraftan da- bir orta yol bulunur,
Yapıcı bir tavırla- fedâkarlık olunur
Oğlan evi gelirken- getirdiği ne varsa,
Mendil- çorap, kumaşlar- takdim olur her parça
Eğer nişan olcaksa- zamanı belirlenir
Düğünün tarihi de- anlaşmada yer alır
Sonra duâ edilir- çoğu Yâsin okunur,
Düğün hemen olcaksa- kıza yüzük takılır
Mutlu sona, hem oğlan- hem kız evi sevinir,
Ve her iki taraf da- hazırlığa soyunur
Düğün kararlaşmışsa- oğlan keseyi açar,
Ev takımı düzülür- ama kalmadan naçar
Hâli vaktine göre- halı- kilim, sandalye,
Eğer gücü yeterse- koltuk takımı bir de
O zaman, beyaz eşya- şimdiki gibi yoktu,
Yemekler, serin yerde- tel dolaba koymaktı
Koltuk alınamazsa- kanepe yapılırdı,
Arkaya, sap yastıklar- sırayla dayanırdı
Kız evi de boş durmaz- çeyizi tamamlardı,
Zaten kız doğar doğmaz- anne çeyiz toplardı
Bu yüzden, kıza ait- çeyiz sandığı vardı
Öyle fırsat buldukça- bir ikişer atardı,
Oyalı yemeniler- namaz örtüsü bile,
Düzenlice saklardı- sandığının içinde
İşte baş- göz olurken- kanatlanıp uçarken,
Her şeyi hazır olur- yuvasını açarken
Hattâ gelin odası- çeyiziyle süslenir,
Her biri sergilenir- herkes görsün istenir
Tâyin edilen günde- düğün de tertiplenir,
Eş- dost davet edilir- okuntu gönderilir
Okuntu; mendil- çorap, yemeni- örtü olur,
Yâhut davetiyeyle- herkese duyurulur
Asıl dâvet sahibi- oğlan evi olsa da,
Kız evi de bir yandan- ulaşır eşe- dosta
Oğlan taraf düğünü; davul- zurnayla yapar,
Hatta davul- zurnayı- iki takım tutan var
Ekseri Perşembe gün- gelin alındığından,
Davullar getirilir- Çarşamba’dan, Salı’dan
Köyde bayram havası- iki, üç gün sürerdi,
Düğün ziyafetinden- herkes yerdi- içerdi
Kimi büyük baş hayvan- kimi koyun keserdi,
Bol- bol etli yemekler- pek çok hora geçerdi
Et yemeği ve pilav- elbette çok güzeldi,
Ama keşkek yemesi- düğün için özeldi
Keşke o keşkek olsa- hele bi yeseydiniz
Hatrınızdan çıkmazdı- yüz yaşına girseniz
Burda parantez açıp- keşkeği anlatalım,
Buna ne kadar önem- verilirmiş bakalım
Keşkek yapılcak buğday- dibekte ezilirdi,
Bu işi yapmak için- sâdıçlar dizilirdi
Köyün meydan yerinde- Dibek Taşımız vardı,
Düğünlerde keşkeklik- burda hazırlanırdı
Davul- zurnayla birlik- doğru Dibek taşına,
Gençler tokmak ellerde- geçerlerdi başına
Tokmaklar karşılıklı, iner- kalkar dibeğe,
Buğdaylar ezilirdi- keşkeklik olsun diye
Zurnadan, yanık- yanık, havalar çalınırdı,
Davulun vurmasından- duygusal olunurdu
Ezme işi bitince- geriye dönülürdü,
Ve de kutsal merâsim- böylece görülürdü
Okuntusu olanlar- ya da dâvet alanlar,
Koltuğunda hediye- davul zurna karşılar
Daha düğün evine- şöyle yakın mesâfe,
Hediyeyle beklerdi- o dâvetli misafir
Ta ki; davul eşliği- merasimle girerdi,
İltifata kavuşur- muradına ererdi
Hemen yer gösterilir- yemek ikram olurdu,
Ya yerde sofra olur- ya da masalar vardı
Böylece dâvetliler- saygıyla ağırlanır,
Davul ve zurnayla da- çok hoş şeyler çalınır
Gençler, sırayla kalkar- oyun da oynarlardı,
Oyun havaları da- zurna da renk katardı
Perşembe gün olunca- gelin alma günüydü,
Artık düğün telaşı- sona varma anıydı
Gelin alma işine- yollanmadan da önce,
Oğlan evinde Mevlüt- okunurdu ayrıca
Sonra düğün alayı- davullar eşliğinde,
Kız evine yönelir- sadıçlar başlığında
Yemeni- yaşmaklarla, süslenmiş At çekilir,
Eğerinin altına- şöyle halı döşenir
İşte o gelin atı- mürüvvet simgesidir,
Genç kızların o an’ı- hayalin pembesidir
………………………………………
Kız evine gelince; orda ayrı merasim,
Oğlan evine benzer- orda da ayni koşum
Bayanlardan oluşan- çalgıcılar olurdu,
Böyle çengi gurubu- kız eve tutulurdu
Sâdece bayanların- eğlenmesi içindi,
Gelin de gelinlikle- bulunurdu içinde
Ut- keman- def, dümbelek- çalgı tertibi idi,
Bu şenlikle, kız evi- sanki bayram gibiydi
Kına gecesi olur- kınalar yakılırdı,
Herkes biraz kınadan- parmağıyla alırdı
Sabah şafak sökerken- kınalar yıkanırdı,
Kına yıkamak için- çalgıyla dolanırdı
……………………………………
Evet oğlan evine- perşembeye dönelim,
Gelin almaya doğru- neler olmuş bilelim
Davullar eşliğinde- düğün alayı yürür,
Yollardan, sokaklardan- bu şenliği duyurur
Nihâyet kız evine- gelinir yanaşılır,
Eğer avlusu varsa- avluya taşınılır
Zurnacı burda artık- yanık havalar çalar,
Gelin- Anne, yakınlar- sarılarak ağlarlar
Evlâdı uçurmanın- zevkle/ tasa karışır,
Anne-baba, kardeşler- kucaklaşıp, paylaşır
Gelin yüzü duvaklı- Atına bindirilir,
Mutluluklar dilenir, bol- bol duâ edilir
Artık atın başında- sâdıç vardır, o tutar,
Yularının dibinden- sıkıca takip eder
Gelin evden hareket- edince arkasından,
Kovayla su dökülür- dileklerle, hasından
Üstüne para saçan- buğday saçan da olur,
Böylece bereketli- yaşam olsun umulur
Davul- zurna eşliği- dönüş başlar geriye,
Emâneti yerine- teslim etsinler diye
Yol boyunca arada- yolu kesen de olur,
Âdettir, para alır- o da öyle hallelur
Ve eve varılınca- attan indirilinir,
Gelin içeri girer- düğüne son verilir
Herkes dağıldığında- dışarı çıkarılır,
Gelin yüzü açılır- kadınlarca görülür
Bir süre ayak üstü- dikeltilirki gelin,
Kadınlar demesinler- gelini göremedim
…………………………………
Kız olsun, oğlan olsun- bunları görmek ister,
Yâ Rabb, lütfen hepsine- mürüvvetini göster

Eskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) P09ssErgfw
Şevket OKYAY

Eskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) Seasonal2ct3Eskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) Seasonal2ct3Eskiden bizim Köyde  (Şevket Okyay) Seasonal2ct3
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Eskiden bizim Köyde (Şevket Okyay)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Ya Resulullah (Şevket Okyay)
» Namaz (Şevket Okyay)
» Gerdanlık ve Dua (Şevket Okyay)
» Değil (Şevket (Okyay)
» Besmele (Şevket Okyay)

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Şiirler-
Buraya geçin: