Duâlarla Gömün Beni
Sıkıntılı perde berzah
Kalmaz gözde nükte mizah
Kalbe dolar korku duzah
Duâlarla gömün beni! ..
İki âlemin arası
Sırat geçit kalb yarası
Dünya ahiret tarlası
Duâlarla gömün beni! ..
Gidenlerden haber var mı?
Bu beden bu cana dar mı?
Her yaptığın sana kâr mı?
Duâlarla gömün beni! ..
El aç kalpten eyle niyâz
İman direğidir namaz
Kurtuluşun olur bu hâz
Duâlarla gömün beni! ..
Kırk müslüman şahit olsa
Ruhum uçsa huzur bulsa
Rıdvân kapılardan alsa
Duâlarla gömün beni! ..
Çalgı çengi meşk istemem
Mermer saray köşk istemem
Beşeri bir aşk istemem
Duâlarla gömün beni! ..
Aşkla sevmek vasiyetim
Gönle dolsun pak niyetim
Yaban elde öksüz yetim
Duâlarla gömün beni! ..
Kalemî der nasihatim
İstikbal-i kıble ati'm
Dost gönülde ol sen kâtim
Duâlarla gömün beni! ..
Fatımâ Hümeyrâ Kavak
Berzah: İki âlemin arası. Kabir. Dünya ile âhiret arası.
Duzah: Cehennem. Tamu. Keder. Külfet.
İSTİKBAL-İ KIBLE:Kâbe istikametine yönelmek.
KÂTİM:Saklıyan, tutan. Sır saklayan.
ATİ: Vâki olan. Gelecek zaman.
BERZAH
İki âlemin arası. Kabir. Dünya ile âhiret arası. Perde. Sıkıntılı yer. İki yer arasındaki geçit. Mani'a, engel.
Ölen insanların ruhları kıyamete kadar berzah âleminde bulunurlar. Berzah büyük ve mânevi bir âlemdir.
Dindar olup cennetlik olanlar, berzah âleminde sevdikleri kimselerle ve iyi insanlarla görüşürler ve çok zevkli yaşarlar. Kıyamet kopunca ALLAH bütün ruhları haşir meydanında cesetleri ile diriltip toplayacaktır.
ÂLEM-İ BERZAH
Berzah âlemi. Kabir âlemi.
Âlem-i ziyâ, âlem-i hararet, âlem-i hava, âlem-i kehriba, âlem-i elektrik, âlem-i cezb, âlem-i esir, âlem-i misal, âlem-i berzah gibi âlemler arasında müzahame ve yer darlığı yoktur. Bu âlemler, hepsi de, ihtilâlsiz, müsâdemesiz küçük bir yerde içtimâ ederler.
Nass-ı Kur'anla, şühedânın, ehl-i kuburun fevkinde bir tabaka-i hayatları vardır.
Evet şüheda, hayat-ı dünyevilerini tarik-ı hakta feda ettikleri için, Cenâb-ı Hak kemâl-i kereminden onlara hayat-ı dünyeviyeye benzer, fakat kedersiz, zahmetsiz bir hayatı Âlem-i Berzahta onlara ihsan eder. Onlar kendilerini ölmüş bilmiyorlar...
Yalnız kendilerinin daha iyi bir âleme gittiklerini biliyorlar...
Kemâl-i saâdetle mütelezziz oluyorlar.. Ölümdeki firak acılığını hissetmiyorlar. Ehl-i kuburun çendan ruhları bâkidir, fakat kendilerini ölmüş biliyorlar. Berzahta aldıkları lezzet ve saâdet, şühedanın lezzetine yetişmez. Nasıl ki, iki adam bir rü'yada Cennet gibi bir güzel saraya girerler. Birisi rü'yada olduğunu bilir. Aldığı keyf ve lezzet pek noksandır. 'Ben uyansam şu lezzet kaçacak' diye düşünür. Diğeri rü'yada olduğunu bilmiyor, hakiki lezzet ile hakiki saâdete mazhar olur.
İşte Âlem-i Berzahtaki emvât ve şühedanın hayat-ı berzahiyyeden istifadeleri, öye farklıdır. Hadsiz vâkıatla ve rivâyatla şühedanın bu tarz-ı hayata mazhariyetleri ve kendilerini sağ bildikleri sâbit ve kat'îdir.
Hatta Seyyidüşşüheda olan Hazret-i Hamza (R.A.) , mükerrer vâkıatla kendine iltica eden adamları muhafaza etmesi.. ve dünyevi işlerini görmesi ve gördürmesi gibi çok vâkıatla, bu tabaka-i hayat tenvir ve isbat edilmiş...
Fatıma Humeyra Kavak
hem şiir dostum,hem yurt dışında ikamet eden hemşehrim
Fatıma Hümeyra hanıma çok teşekkür ederim.ALLAH razı
olsun yüreği dert görmesin inşallah... amin.