ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Güvenin Canına Kıydılar Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Güvenin Canına Kıydılar

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Güvenin Canına Kıydılar Empty
MesajKonu: Güvenin Canına Kıydılar   Güvenin Canına Kıydılar EmptyPtsi Nis. 05 2010, 23:55

Güvenin Canına Kıydılar 56sustumiy3

Güvenin Canına Kıydılar

Kelimelerin duygularını ifade edemeyeceğini gayet iyi bildigi için sustu …

Anlamın muğlâklığı, yorumun sınır tanımayışı ve muhatabın yargıları, konuşmanın safiyetini erittiği / incittiği için sustu …

Halbuki konuşma, kendini ele vermek demekti. Düşündüğünü dillendirmekti. Duygularına harf elbisesi giydirip harfleri, dağarcıktaki kelimelerin emrine vererek cümleleri Aşikar eylemekti, içini Aşikar eylemekti. Ve söz, güven demekti, “içten pazarlıklı değilim” demekti, “Söylediğim gibiyim” demekti. Yalan, söze karışmamalıydı zaten; samimiyete kıyılmamalı, öz hırpalanmamalıydı.

Yalanı, oynamayı, gevelemeyi gönderince uzaklara, sadece yüreğin yansıması kalmıştı sözcüklere. Ve konuşan ne derse, muhatap dinler, kulak verirdi. Gereğini gücü nispetinde yapardı. Çünkü güvenirdi. Insanı hırpaladılar, güvenin canına kıydılar, Güveni öldürünce maskeler çıktı tozlu sandıklardan.

İnsanlar yüzlerine takındılar kendilerinin olmayan şeyleri. Örtmek için içlerini. Yutmak için sözlerini. Gizlemek için yüzlerini. Gözlere siyah gözlükler taktılar, görünmemek için. Çünkü biliyorlardı gözün gücünü, sözü söz yapanın göz olduğunu, ÖZÜN göze yansıdığını.

Evet, insanı hırpaladılar güvenin canına kıydılar, güveni öldürünce çıktı maskeler tozlu sandıklardan. Maskeler takındı saklanmak isteyenler. Ve öyle bir hal aldı ki her şey, maskesizler dışlanır oldu. Kendini Aşikar eylemek, kabalık diye adlandırıldı. Duygularını söylemek ötelendi. Samimiyet aldı başını gitti. Söz gidince ne yapsındı, sustu.

Onu susmak zorunda bıraktılar. Çünkü onun insanlara verecek bir tek yüzü vardı. İkincisini kimsenin görmediğine, herkesi görene saklardı; ıssız anlara saklardı, gecelere saklardı, secdelere saklardı.

Evet, sustu. Çünkü söze önem verilmediğini düşündü. Görselliğin, insanı avucunun içerisine aldığını, insanların artık sadece görülen yanlarıyla değerlendirildiğini gördü. Halbuki onun modern dünyada kendisini pazarlayabilecek herhangi bir şeyi yoktu. O fazlaca Sıradan, fazlaca iddiasızdı kimilerine göre. Yaşam felsefesi “içinde bir insan olarak” hayatını idame ettirme üzerineydi insanlar. Sözü katledince, Elsiz-dilsiz kaldı, Ne yapacağını bilemedi. Uykusuz geceler geçirdi, Yapılacak en iyi şeyin, susmak olduğuna kanaat getirdi. Ve sustu.

Istiyordu ki, / kendi özüne dönsün kendi olsun herkes. Maskelerini çöpe atsın, bir de dünyaya kendi olarak baksın. Olmadı … Bu olmayışlar onu yıprattı, koşmanın verdiği yorgunluğa Dostların çekimserliği de eklenince şaşırıp kaldı, böyle olmamalıydı ona göre.

Yorulmaktan Şaşkın, şaşkınlıktan yorgun idi. “Ne yapabilirim” diye bir kez daha sordu kendisine. Yani kalan iki yarenine. Sus dediler. , Yine dinledi ve sustu her zaman Onları dinlemişti. Çünkü susmak da bir tür konuşmaktı. Ama susmanın dilini sadece susanlar bilirdi. Tüm duyma güdüsünü kulaklarına indirgeyenler, tüm Tıpkı düşünme becerisini Aklına hapsedenler gibiydi onun Gözünde.

Halbuki onu hakikat olanlar bile her zaman konuşmamışlardı tarih içerisinde söylediği. Bu dertliler Zaman, zemin ve yürek bulunca serpmişlerdi incilerini. Ama malumatfuruşluğu alim olmak, birkaç sevi şiiri ezberlemeyi Aşık olmak, biraz felsefe okumayı hakim olmak sananlar onu bıktırdı. “Ah” etti onlara, kendi içleri gibi kendi dışlarında olan her şeyi de kirlettikleri için. Biraz dinginleştiğinde ise duyguları, sustu.

Işte sessizliğe kanat çırpıyordu bir kez daha. Dinlemenin erdem olduğunu kitaplardan okumuştu, soylenen kendisine her bir şeye kulak vermenin ve ama en iyiye tabi olmanın gerekliliğini. Ancak bunun bu kadar insana ait bir şey olduğunu yeni anlamıştı. Evet, insan dinlemeliydi. Kulak kesilmeliydi. O zaman duydukları onu ürpertmişti, bunları yıllardır nasıl olup da duyamadığına hayret ediyordu.

Galiba sessizlik buydu.

Ve sustu … kelimelerini beline doladığı kuşağın içerisine sıkıca yerleştirdi. Orucunu bozacağı zaman için onları gizledi. Ak akçelerin saklandığı Keçe keseye bir kez daha baktı. Susmanın kendisine sağladığı benliği kucakladı. Susmaktan sonra yapılacak en iyi şeyin buralardan gitmek olduğunu gayet iyi biliyordu. Öyle yaptı. Yürüdü, gitti uzaklara …


En son mustafa43 tarafından Salı Nis. 06 2010, 02:47 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Güvenin Canına Kıydılar Empty
MesajKonu: Geri: Güvenin Canına Kıydılar   Güvenin Canına Kıydılar EmptySalı Nis. 06 2010, 01:17

çiçek10 Allah razı olsun 2 çiçek10
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Nur_Sultan
Moderator
Nur_Sultan


Mesaj Sayısı : 3652
Kayıt tarihi : 21/09/08
Yaş : 55

Güvenin Canına Kıydılar Empty
MesajKonu: Geri: Güvenin Canına Kıydılar   Güvenin Canına Kıydılar EmptySalı Nis. 06 2010, 13:46

Ve söz, güven demekti, “içten pazarlıklı değilim” demekti, “Söylediğim gibiyim” demekti. Yalan, söze karışmamalıydı zaten; samimiyete kıyılmamalı, öz hırpalanmamalıydı.

Yalanı, oynamayı, gevelemeyi gönderince uzaklara, sadece yüreğin yansıması kalmıştı sözcüklere. Ve konuşan ne derse, muhatap dinler, kulak verirdi. Gereğini gücü nispetinde yapardı. Çünkü güvenirdi. Insanı hırpaladılar, güvenin canına kıydılar, Güveni öldürünce maskeler çıktı tozlu sandıklardan.


ALLAH razı olsun.kardeş çok güzel anlatmışsın başka ne denir.
eline yüreğine sağlık.selam ve dua ile.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Güvenin Canına Kıydılar
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Canına Yandığım...
» Huzur ve Güvenin Kaynağı İmandır
» İnsanlara Güvenin Kalmayınca Ne Yaparsın
» ....., Canına Kıydığı Ablaların Ahında Boğulacak

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Makaleler-
Buraya geçin: