ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Cesedimin Çığlığı...  Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Cesedimin Çığlığı...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Cesedimin Çığlığı...  Empty
MesajKonu: Cesedimin Çığlığı...    Cesedimin Çığlığı...  EmptyPaz Nis. 27 2014, 23:26

Cesedimin Çığlığı...

Kimse kaldırımdaki ıslak cesedimi farketmedi, ne bir siren ne bir polis arabası . Hergün köşe başından dönüpde işine giden o insanlarda fark etmedi. Her sabah selam verdiklerim her akşam iyi akşamlar deyipde uğurladıklarım farketmediler..

Cesedim ıslaktı, soğuk kaldırım taşlarıysa tenimin terini siliyordu, gözlerim kapanmıştı belkide kapanmak üzereydi. İşte kimse tarafından fark edilmemiş bir cesettim. Kurşun yarası yoktu vucudumda ve her yanımdan kanlar sızmıyordu, illa fark edilmek için bu ölü şehirde kanamam mı lazımdı anlamıyordu cesedim. Tıpkı yaşarkende anlayamadığım ve anlatamadığım gibi, konuşamıyorumki artık faydasız, çare işlemez nasılsa öldüm...

Artık seslenmesin kimse arkamdan, duysamda bir şey yapamam, duysamda dokunamam. Ürkmeseniz siz ellerime dokunabilirsiniz, soğuk ama olsun ben hissederim, gerçekten. Biri şu hala ışıldayan gözlerime inat gözkapaklarımı eliyle kapatsın, bu biri sen olur musun gidenim, hani çok abes kaçıyor biliyor musun bir ölünün hayata gözleri ışıltılı bakması, eşyanın doğasına aykırı, ölümün ruhuna ters. Bak işte yine basıpda geçtin üstümden hayat...

Beni bir kadavra olarak kullanabilirsiniz; kadavra, belki faydam olur ama ölmüşüm ki kimse duymuyor. Kahretsin çantamı da evde unutmuşum, evdekilerde merak etmezki şimdi, bak hatırladım sabah ettiğim o büyük kavgayı, onlarda aramaz şimdi. Ne olacak cesedim burada şu soğuk kaldırımda mı kalacak, buna dayanamam ki kimsesiz ve sahipsiz. Acaba sabah çıkarken gördüler mi ne giydiğimi arasalar teşhis ederlermi beni...

Olsun hala yüzüm güzel; melek gibi ölüme inat, tanırlarki neden tanımasınlar. Ama burası o öldüğüm kaldırım değil ki, vaat edilen son bu muydu, nerede olduğumdan bile haberim yok, cesedim hala kokmamışım morarmamışım. Neden öldüğümü bilmiyorum; sorguya çekmeyin işte, yapmayın otopsi, parçalamayın bedenimi. Hiç kimsenin görmesine dahi izin vermediğim bedenimi parçalatmam size, yazın işte raporlara şüphesiz ölüm. Yalan da değil hani hiç bir şüphem kalmadı hayattan…

Hani neden yalan söylendi bana, nerde aklımdan film şeridi gibi geçmesi gereken hayatım. Ne yani şimdi ucuz diyenlere itiraz ettiğim o çok güzel filmlerin replikleri yalan mıydı, gerçektende ucuzlarmış şimdi anladım. Onları izleyip de nelere inanmışım, külliyen yalanmış o film şeridi falan, benim filmim burada son bulmuş ta ben hala repliğini arar olmuşum. Hala mı konuşuyorum, yaşarken susmak bilmeyen meğerse dilim değil şu düşüncelerimmiş. Bi sussada kaldırımda yatan cesedim huzur bulsa, kendi aklım daha çok yordu beni…

Ölmek dokunmadı da bana boşa geçen zamanlarım var ya; işte onlar nasılda oturdu ağırlığı üstüme. Ölüler ağırlaşırmış derlerdi ben inanmazdım şimdi anladım tüm ölülerin hatalarıymış onları ağır kılan. Ve şu pis kokum cesedimin çamurlarda kalmasından değilmiş, halbuki bana ne güzel mis gibi kokuyorsun derlerdi demek ölmek böyle bir şey…

Ne kadar da az sevap işlemişim şimdi fark ettim, bir hayat meşgalesinin içine dalmışım. Ve ne kadar da az günah işlemişim daha alışkanlığa bile dönmemiş günahlarım, sıradan olmuşum, sıradanlıktan hiç sıkılmamışım. Hayatta koştururken birden bir el bana dur demiş, aklım dahada koşmak isterken bedenimin canı kesilmiş...

Ruhum kafeslerde derken meğersem asıl yaşarken özgürmüş, şimdi öldüm yakında bulacaklar beni. Ruhum endişeli ya bulamazlarsa cesedimi, ya bir mezara bile muhtaç kalırsam, o kadarda hayali yaşamış olamam değil mi. Bir el mutlaka bana dokunmak için anımsar, bir göz mutlaka beni görmek ister ve bir beden illaki yokluğumu hissedip arar beni değil mi. Ya da nefret dolu bi kalp nerde bu öldü mü kaldımı diye merak eder değil mi. Yok etmez mi sus beynimin içindeki ses sus dayanamıyorum artık seni duymaya anlamıyormusun. Cesedim elbet bulunacak ve ruhum elbet bir mezarda uyuyacak...

Kaybolmuş bir ruhtum, kendimi arıyordum aslında, kendimi ararken sadece ölümü buldurdum…

Selam Sevgi ve Dua ile...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Cesedimin Çığlığı...  Empty
MesajKonu: Geri: Cesedimin Çığlığı...    Cesedimin Çığlığı...  EmptyPtsi Nis. 28 2014, 02:03

çiçek16 Allah razı olsun çiçek16 
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Cesedimin Çığlığı...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Kalp Çığlığı...
» Kalbimin Çığlığı
» Yüreğimin Sessiz Çığlığı...
» İçimdeki Çığlığı Duyurdum Sana
» Sarmaşık Hülyaların Sessiz Çığlığı

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Makaleler-
Buraya geçin: