ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Menekşe
Özel Üye
Özel Üye



Mesaj Sayısı : 2555
Kayıt tarihi : 30/08/10

Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi Empty
MesajKonu: Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi   Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi EmptyPtsi Nis. 21 2014, 21:57

Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi




Bugün her zamankinden daha farklı bir gün benim için; çünkü hayalde de olsa sen vardın odamda ve çıkmaya da hiç niyetin yoktu hatta…

Dünden kalma bir hayalle bütünleştiriyorum da seni; bakışların, iki yanağını dolduran kocaman gamzelerin, ela gözlerin, gülüşlerin, alnıma kondurduğun buselerin, ellerimi sıkıca tutarak benimsemelerin ve sesini duymasam da anlam veremediğim bir dudak okumayla okuduğum cümlelerin… Ne mi diyordun bana? Açarak gözlerini ve göstererek bana tebessüm ustalığını kocaman harflerle “ SENİ SEVİYORUM” diyordun. İşte ben de senin en çok bu yanını seviyordum.

Kurban ettik sevgimizi, sonunda gözyaşlarımızı sürgün edeceğimizi bile bile… Kimlere kanmıştık acaba ya da çıkarımız neydi ki attık sevdamızı her hangi bir avlunun yanına? Biz en başından hata yaptık, kanmayacaktık sahip çıkacaktık aşkımıza. Sonra, sonra çıkarak o vadinin yoluna haykıracaktık sevgimizi bağıra çağıra…

Şimdi gözlerimde bir Atakule oluşuyor, o kadar yüksek ki başım dönüyor.
İn hadi aşağıya, şey benim yükseklik korkum varda…

Ne hayaller kurardık değil mi? Her bir hayalimizin ucuna nazar boncuğu iliştirirdik seninle, sonra da güler “herkesten önce bizim nazarımız değmesin” derdik. O zamanlar deliydik, yan yana oldu mu vara yoğa gülerdik, sonra ince bir sızı düşerdi yüreklerimize ağlardık. Biz ağlarken bile gülmeyi başaranlardandık. Şimdi değil ağlarken gülmek, gülmeye çalışırken bile sayısını sayamadığımız kadar çok yaşlar süzülüyor gülmeyi seven yanaklarımıza…

Hatırlar mısın İstanbul’un boğazında aşkımızı ölümsüzleştirecektik, Kız kulesinde evlilik kararı alacak ve Ata kule’de söz yüzüklerimizi takacaktık en anlamlı buselerle… Ankara şahit olacaktı en önemli günümüze, İstanbul’u da unutmayacaktık tabi… Biliyorum ki hem Ankara hem de İstanbul şehri küstü bize, uğramıyoruz ya artık hiçbir semtine… Seni bilmiyorum da, ben hiç çıkmıyorum artık evden bir yere…

Şehrin ışıkları pusulam oldu artık seni izlememde
Şimdi görüyorum şekersiz çayın elinde.

Bahçedesin, tüm günün yorgunluğunu ve stresini atmak için oturduğun iskemleye yayılırken annenin getirdiği çayı alarak eline, bana bakıyorsun. Şeker ikramını almayıp, çayı şekersiz içiyorsun. Oysa sen çayını çok şekerli seversin, ne yani bana mı özeniyorsun? Ya da bana bakarak takındığın bu eylemle çayı şekersiz içtiğini unutmadım mı? Demek istiyorsun, kim bilir şimdi o çayı hangi duyguyla içiyorsun.

Saçların dağılmış, triko kazağının kenarından görünmeye pek meraklı olan atletin gün yüzüne çıkmış, çayın soğumaya durulmuş ve gözlerin bana bakarken çok ama çok uzaklara gitmiş. İnkâr etme görüyorum işte…

Dünden arta kalan kırmızı rujum hâlâ dudaklarımın çatlayan yanlarında.
Silsem çıkar mı acaba?

Annem gelerek yanıma gözyaşımı siliyor ve buruk bir tebessümle “Yüreğin büyüyecek ve daha neler görecek” alışmalısın diyor. Ne bir soğan vardı elimde doğradığım, ne de tozla kaplıydı yaslandığım yanım; gözyaşlarıma bir sebep yoktu, dürüst olmaksa en doğrusuydu. Başımı eğerek cama yöneldim ve nefesimle buhar yapıp camı buğuladım. Buğulanan cama “Canım çok acıyor anne” yazarak anneme okuttum. İyi de annem okumayı bilmiyordu ki, ben bunu niye yaptım değil mi? Anneme dürüst olmak ama onu üzmemek için yazdım, söyleseydim biliyordum ki çok üzülecekti. Şimdi kim bilir ne yazdım diye yeşil gözlerini merakla dikmiştir o buğulu cama… Ama bu merak acıtmayacaktır canını, silinecektir de eminim okutmadan babama…

Şu an bakıyorum da aynaya saçlarımın dağınıklığı almış başını gidiyor, rujumdan arta kalanlar hâlâ dudağımı süslüyor. Elimin tersiyle silsem şimdi dudağımı, çıkar mı ki rujumun o kırmızı yanı? Denemeye değer diyor ve siliyorum dudağımı tüm gücümle…

Parmak aralarıma doladım sevdamızın ipini
Hadi çek artık bekletme bizi…

Senden sonra ne geleni belli oldu, ne de gideni yüreğimin. Hepsinde seni aradım, hepsine sen diye baktım. Mine teyzeden duydum, hiçbir kız ilişmiyormuş gözüne ve aşk artık yokmuş gözünde. Sanırım bu konuda sen benden daha vefalı çıktın, bense yokluğunla debelendim durdum yanlış üstüne yanlış yaparak…

Ahmet Kaya’dan “Kum gibi” olan şarkımızı doladım dilime ve seni alarak gözlerimin önüne maziye döndüm. İncindiğimde oldu, sevindiğimde, ağladığımda oldu güldüğümde bu dönüşlerde…


Loş ışıklara uzanırken, sen türkü dola diline,
Ben de kaleme alırken güncemi dinleyeyim seni tüm içtenlikle…
Hadi başla, bir mum yaktım bile...




Huriye Özdemir



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi Empty
MesajKonu: Geri: Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi   Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi EmptySalı Nis. 22 2014, 01:30

çiçek9 Allah razı olsun 2 çiçek9 
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Gözyaşlarımızla Islanan Sevgi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Islanan Cenazelerim Var...
» Sevgi...
» Sevgi Sevgi Sevgiiii
» Sevgi Emek İster Emek Sevgi...
» Sevgi Bu...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Makaleler-
Buraya geçin: