Menekşe
Özel Üye
Mesaj Sayısı : 2555
Kayıt tarihi : 30/08/10
 | | Konu: Yarın Kaçta Gelecek ? Çarş. Ara. 25 2013, 15:34 | |
| Yarın Kaçta Gelecek ?
Her yumağın iplik düğümleri başka başka. Çilenin tomurcukları açılıyor şişin tığın ucunda. Her renk ayrı bir yolculuk sanki.
Kolları artık eskisi kadar güçlü değil demircinin. Örs ve çekiç demirin şekil vereni değil bu yüzden. Çekimser bir yüzü var hem demir profillerinin.
Bir düğün ertesi. Herkes yorgun. Odalarına çekiliyorlar yavaş yavaş. Takı çantasının kimde kalacağına dair uzun ve kanlı kavgaların ardından, muzaffer olan yok. Kış düğünleri hep üşütüyor üstelik.
Kadının karnı burnunda. Ha doğurdu ha doğuracak. Sayılı gün çabuk geçer diyorlar, kâfi gelmiyor ve gidermiyor sancıları. İlle de oğlan olacak diye tutturan geçkin adamın kasılmaları da iyice tuz biber ekiyor sancıların üzerine.
Yolunu kaybeden dervişlerin uğrak yeri bu çay ocağı. Demli çaya sohbet karışınca hele, dünyanın en kalınası yeri oluyor burası. Çocukların okul dönüşü uğradıkları karşıki bakkal da çok net görünüyor hem. Sevinçli mutlu çocuk yüzü kadar güzel bir şey daha var mıdır acaba?
Televizyonda haberler veriliyor. Hangi yana bakılsa çamur ve garabet. Öksürük şurubundan daha kolay erişilir olmuş yalancı sevilere. Bozuk para kıvamında insanın değeri. Otobüsler hikayelerle dolu. Saflık ayıpsanıyor. Şiddetle reddediliyor doğru söz. Kaçınılıyor selam alış verişlerinden. Çünkü borçlusu alacaklısından fazla geliyor selamlayana.
Anlamak soğuk ve rüzgârlı bir durum. Anlayanın yakınlarda olması ise az mümkün şeyler arasında. Eşyalarını toplayıp yola düşen her yolcunun güzergâhı er geç yalnızlığa yöneliyor. Bunca şey olup bitiyor tamam da:
Yarın kaçta gelecek?
Fırat Avcı | |
|
MaVi_GüL
Admin
Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08
| | Konu: Geri: Yarın Kaçta Gelecek ? Perş. Ara. 26 2013, 01:14 | |
| | |
|
] 
