ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Kabul Eyle  Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Kabul Eyle

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Kabul Eyle  Empty
MesajKonu: Kabul Eyle    Kabul Eyle  EmptyCuma Kas. 22 2013, 21:36

Kabul Eyle

Cümleleri yine sana yordum kabul eyle, ağlama sakın yıkılırım. Sakın bir damla gözyaşı dökme kirpiklerinden, yıkılır ölüme kurduğum barikatlar, bağlanır dilim. Sakın akmasın yüreğin ayak uçlarına, sarılır dudaklarım senden önce saklambaç oynadığım gecelere. Susuzluğuma bakıp da sakın nehirleri giyinme üzerine, tel tel kızarmasın gözbebeklerin. Sancılanır yine umutla sardığın yamalarım, kapanır kepenkler. Nice aynalar kırılır yüreğimin sahnelerinde, ağlama diyorum sana, bulutlara özenip sağanak halinde yağma üzerime...

Bıçağın en keskin yüzü ol da saplan böğrüme ama kızarmasın gönül bahçem. Ellerimizle ektiğimiz ve gülüşlerimizle yeşerttiğimiz umut sahifesi ıslanmasın, yetim kalan serçeler üşümesin ıslak kirpiklerinde. Gülümsemene alışmış gökyüzü yine kara bulutlara rehin düşmesin. Ağlama düşerim, yalpalarım ağlayışların sessiz çığlıklarında. Biliyorum hayata rehin bir mültecisin kendi yüreğinde, yangınlara verdin tüm defterleri, elinde sadece birkaç umut yaprağı ve de yorgunluktan muzdarip ben. Aldırma sen her şeye inat bana dik durmayı sen öğretmiştin şimdi sıra sende. Bu zamana kadar akıttığın her gözyaşına bir gülü feda ettim. Sakın ağlama ne olur, sen ağladıkça yüreğimden bir parçayı koparıyorum, kopardıkça kaybediyorum, kaybettikçe ölüyorum. Sorma neden diye sen sicim sicim yağdıkça üzerime, ben yavaş yavaş ölüyorum…

Korkma sakın yanında ben varım, ben seni bir kelebeğin en narin dalında büyüttüm. Dünyaya gözlerini yeni açmış bir bebeğin narinliğinde sakladım seni..Biliyorum dönsen karanlığın ayak dibi, yürüsen bir adım sonrası uçurum, kal öylece, çıkar kendini kuyulardan. Yetmedi mi kendinle savaşın, yetmedi mi kendine zalimce saldırışın. Korkularınla savaşmaktansa ölmek çare ise vur kendini ama önce beni çiğnemelisin. Yılgın olabilirsin hayatın isimsiz ihtilallerinde, her buluttan bir hüzün çalmış olabilirsin, bu kadar çaresiz, bu kadar dirayetsiz olamazsın...

Eğer benim sevdiğim isen bu kadar pes edemezsin, bırak üzerine yürüsün hayat, bırak üstüne çullansın acılar. Sığın bir nefeslik Cennetime, sokul bir umut türküsüne, korkun ölüm ise; dudaklarımda saklı son nefesin, korkma kendinden, korkma bizden. Biliyorum uçsuz bucaksız düşüncelerdesin, diptesin, en derinde, yetmedi mi kendini ipsiz uçurumlara saldığın, yetmedi mi korkularına inat kendini kendi yüreğine astığın. Kendime yarım cümlelik adam dediğimde bana delice kızan sen şimdi korkulara yenik düşen yüreğine çift sözün yok mu, bırak korkular çerçevelesin etrafını. Eğme başını diyorum eğme, bitâp düşsen de gece yarısı korkularından gözlerimde yeşeren hayatla umutlan sen...

Yoksa sen korktukça tükenirim, tüketirim bendeki beni, bir serçeye özenirim yüzüm, bir namlunun sıcaklığına kanar çocukluğum. Kaybolurum, yok olurum, tutuklu kalırım kalemin sızlayan dibinde. Akmaz sözlerim dilimin ucundan, düşerim, düştüğüm yer senin korkuların olmasın sakın, gözlerini kapama sakın, korkularında bir martı can verir..Bir de ben sabırsızımdır bilirim ya ben senden önce korkularına yenik düşersem, ya ben ölümü mavilere hediye eylersem, Sığınacak bir yer olarak karanlığı belleme, diren ve savaş, kendin için savaşacak takat bulamıyorsan bari umut için savaş. Hadi bu gece uykusuzluğu sil at gözlerinden, korkularına inat sen sevmeye devam et, yoksa yoksa gözlerimdeki gökkuşaklarını bir bir sererim sabırsız toprağa…

Susma sakın her cümlende ben nefes alırım, göremezsen de gözlerimdeki kanatsız kelebekleri, sen cümleler kur bana dair. Yorgunluğuma, uykulardan arındırılmamış sevdama aldırmadan sen anlat beni, bırak beni anlatmaya çalışırken katili ol alfabesin. Titresin dudakların adımı anınca ama sakın susma, susarsan kefen olur nefesin. Bilmediğim okyanuslar çatlamış dudaklarıma el sürer, sen sustukça kirlenirim çelimsiz duraklarda ve bilirsin suskunluğun kirini ancak ölüm paklar...

Biliyorum mevsimlerden sonbahardasın, dalların solmakta yine, yine acılar yüreğinde başrolde. Gel etme, diline kepenkler vurulsa da sen giyme susuzluğu, benim sana ihtiyacım/ız var. Susarsan tek bir kum tanesi akmaz zaman zulasından, dibe vurur köklerim, bilirsin ben yüzme bilmem, boğulurum sessizliğin kör derinliğinde, eririm. Çözülürüm yavaş yavaş, esirgeme beni dudaklarından, olur olmadık an ismimi, her bir cümlene katmasan da her gülüşünde sayıkla bendeki seni. Susma, karanfiller örtmesin üzerimi, kıyısız kalmasın bendeki öznelerin. Susma, içimdeki dilenci kanamasın, rehin düşmesin mürekkebim bozkır toprağına. Susma ne olur kopmasın sende saklı kıyametim. Biliyorum attığın her adım sonrası yangın yeri, köşe başları tutulmuş. Eller tetikte her kelimende bir ölüm saklı ama sen konuş beni, bedeli ne olursa olsun sen sadeliğimi kelimelerinle zenginleştir. Yeni anlamlar yükle sevdamın yalınlığına, dudaklarındaki en değerli hazine olan nefesine kat. Öznesizliğim yeniden kanamasın sakın susma…

Etrafta bir yalnızlık kokusu, kuyularda Yusuf susturulmuş
Köşe başları ise tutulmuş, korkular revaçta
Başrollerde ise ölüm ve mevsim sonbahar ve gözlerden akan,
Bir umut yalnızlığı, hem de sicim sicim…

Doğrul eğildiğin yerden
Kopar at serçe ıslaklığı kirpiklerinden
Adının sadeliğinde yaşa sadece
Sana reva görülen acıya inat, sen şükret Eyyubvari
Bu kadar kolay olmamalı pes etmek, bu kadar zor olmamalı direnmek
Alnının ortasına dayansa namluyu hayat, bu kadar suskun olmamalı ölmek

Pes ediyorsan, namlu hazır, yenilgiyi kabul ediyorsan,
Mezar hazır, hayatı değil de, uykusuzluğu istiyorsan
Ölüm hazır ama tek bir şartla, önce beni öldür
Kazandığım her şeyi senden bildim ben..
Varsın ölüm sen diye gelsin kapıma…

Selam Sevgi ve Dua ile...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Kabul Eyle  Empty
MesajKonu: Geri: Kabul Eyle    Kabul Eyle  EmptyC.tesi Kas. 23 2013, 01:38

çiçek16Allah razı olsun  çiçek16 
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Nur_Sultan
Moderator
Nur_Sultan


Mesaj Sayısı : 3652
Kayıt tarihi : 21/09/08
Yaş : 55

Kabul Eyle  Empty
MesajKonu: Geri: Kabul Eyle    Kabul Eyle  EmptyC.tesi Kas. 23 2013, 14:38

Doğrul eğildiğin yerden
Kopar at serçe ıslaklığı kirpiklerinden
Adının sadeliğinde yaşa sadece
Sana reva görülen acıya inat, sen şükret Eyyubvari
Bu kadar kolay olmamalı pes etmek, bu kadar zor olmamalı direnmek
Alnının ortasına dayansa namluyu hayat, bu kadar suskun olmamalı ölmek


çiçek6 Allah razı olsun çiçek6 
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Kabul Eyle
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ,...Şükür Eyle Sabır Eyle Bir Zaman
» Mâsivâdan Firâr Eyle!
» Ey Gönül Tefekkür Eyle
» Kabul Et Kalbim Biz Ayrıldık
» Hasan Dursun Eyle Beni 2011

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Makaleler-
Buraya geçin: