ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Üç Şey... Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Üç Şey...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Üç Şey... Empty
MesajKonu: Üç Şey...   Üç Şey... EmptyPaz Ağus. 25 2013, 19:27

Üç Şey...

Kaçmak çare değilmiş ödendi ağır diyet
Tutmuyormuş anladım kısmet değilse niyet


Bildiklerim ya da bilmediklerim hayatın artı eksi kutuplarına yön veren duygular. Bakmakla görmek arasındaki fark gibi. Bariz olan ise sonucun hep muamma olmasıydı. İnsanı zorla bir dehlize sürükleyen bu muamma, aklı nerede ise saf dışı bırakırdı. Deli gibi çıkış aramak, ilk geçtiğin yerden defalarca geçmek yorsa da, denemekten vazgeçmez insan. Dinlenmek bile yüktü, ivedilik çıkışta idi, göz dönmüş ve aklın odaklandığı yerden başkasını görmüyordur. Tüm düşüncenin yoğunluk kazandığı yerde ise, bin bir türlü bencillik üretimi başlamıştır...

Kurtulma gayretleri, hayata bakış açısından tutun da fikirlere hatta paylaşımlara ve sevdiklerine dair düşünceleri sil baştan yapmıştır. Zira, kişi kendini yoklayıp tartmaya başlamıştır. Sorular ve cevapları, tatmin etmekten çok uzaktı, içinde oluşan derinlik, ruhunu yontuyordu. Geçmiş, kopup da yapıştırılmış gibi, parça parça geçiyordu, gözlerinin önünden. En önemlisi ise, hatalarıyla yüzleşme anıydı şimdi kendiyle sıkı bir pazarlığa oturmalıydı. Çünkü fahiş fiyata da olsa, ders almalıydı hem de en iskontosuz, en baba markalısından...

Bir alana, ikincisinin bedava olduğu, yalan tezgahlarına aldanmıştı bir kere. Seç beğen al vari, yığınlar halinde sergilendiğini, çok geç anlamıştı. Israrla yirmi üç rakamı üzerinde durulma nedenini bile, nice sonra anlamışken amma da safmışım meğer demekten kendini alamıyordu. Aldığı ders, en helal duygularına mâl olmuştu, dert etmiyor ama içine batan kıymığın verdiği acıyı da yok sayamıyordu. Sen anlaşılan o ki, oyun sevdiğin kadar ve kolleksiyoner sayılacak kadar da oyuncak severmişsin be adam. Sevgi sözlerinin onun, en aç olduğu anda yakalayıp, kundaklamasına nasıl izin vermişti. Demek ki insan ne kadar dikkatli olursa olsun, mutlaka gafil davranıp, av olacağı anı varmış, vay be. Kâr zarar dengesi umurunda değildi ve asla hesabını da yapmamıştı. Amaç, sevmek olunca, gerisi teferruat diye düşünüyordu...

Sevmenin bedeli, hazanı ve hüznü karma şerbet yapıp içmekse, içmişti işte. Sadece sevmek tek derdi iken, gama, kasvete ne gerek vardı. Susturmak adına ve öcünü almak için, sol yanına okkalı bir yumruk indirdi, soluğu kesilmişti. Cezayı hak eden ruhu değil, yüreğiydi...

Bir çok kere bulup kaybettiği itidalinin yerinde esen yelleri de sevmiyordu artık tıpkı, kalbinin ritmi gibi, soluğu da hız kesmeye başlamıştı daralıyordu. Sık sık ağlaması da rahatlatmıyordu anlaşılan o ki, özgür olmak, gözyaşlarını bayıyordu artık. Sahi, kaşık sadece sütten çıkınca mı, ak oluyordu, kaşığı daldırdığın yerin önemi yok muydu. Gönül bu nerde ne zaman kimi nasıl seveceği belli olmaz...

Üç şey, sen, ben ve aşk; kişisellik kisvesinden sıyrılıp, birleşme noktası oluşturulan yer. Ne ego, ne menfaat, ne gurur, ne tatmin içeren duyguların yer almayacağı bir platform. Kısacası, çoğulcu politika izlenmesi gereken bir durum. Vahameti doğuran ise, bunun kavranmamasından ortaya çıkan kişisel hesaplardı. Tomar haline gelmiş kırıklıkları toplayıp, mazinin raflarına kaldırma anı ise, en acı verendi. Kırılan gururu yapıştırıp, ayaklar altına alınmasına izin vermeden gitmek evla olandı. Susmak hatta muhatabını vicdanı ile başbaşa bırakmak elzemdi...

Üç şey; sen, ben ve aşk, biz olmanın başarılamadığı yerde, aşk tekil kalır ve iki kişilik olmaktan çıkar. Bu durum da her halükarda aşk tek kişilik olur...

Selam Sevgi ve Dua ile...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Üç Şey... Empty
MesajKonu: Geri: Üç Şey...   Üç Şey... EmptyPtsi Ağus. 26 2013, 01:33

çiçek16 Allah razı olsun çiçek16 
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Üç Şey...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Denemeler-
Buraya geçin: