mustafa43 Admin
Mesaj Sayısı : 12855 Kayıt tarihi : 03/07/08
| Konu: Gönül... Salı Tem. 30 2013, 22:05 | |
| Gönül...
Bir kazan misalidir kaynayan, tıpır tıpır atan, attıkça etrafa tanesini saçan. Sığmazki hiç bir yere ne kendi kendine sığabilmiş, ne de başkalarına yaranabilmiş şu gönül. Tek bildiği, tek öğrendiği kaynamakmış, demlenmekmiş. Her dem ve her kaynayış onun için yükselmek demekmiş. Aşk demekmiş, sevgi demekmiş...
Kimselere yaranamamış gönül. Kimselere anlatamamış derdini. Susmuş, susturulmuş, örselenmiş, itilmiş, beklemiş, sabır demiş, gün demiş, ay demiş, sene demiş. Kapımı bir tıklatan oluverse demiş, aralasam ona, seyir defterimi bir bir izlettirsem keşke demiş. Gönül aralanmak ister zaman zaman, sunmak ister içindeki büyüyü ve kıpırtıyı. Yoksa boğulur, kan ter içinde kalır, taşar taşar boşalamaz...
Gönül sunmak ister sevgisini. Sevmek, okşanmak ister. Zaman zaman da olsa, arada birde olsa... Ilık ılık esen rüzgarın yanağa değişi gibi, gönül de bundan faydalanmak ister. Gönül ucağı bucağı olmayan bir fırtına. Dalgaları kara kara olmuş tepelere çıkan deniz gibi, kızıl alevleriyle harmanlanmış patlamaya yakın bir yanardağ gibi. Gönül bir karabasan. Hoyrat ve saldırgan...
Sevgi ve karabasanla harmanlanan, hangi tarafı ağır basarsa o tarafı yükselen ve dört bir yanı saran zehirli bir sarmaşık. Gönül dingin bir liman. Konukseverliğinde sınır tanımayan, sevgisini ve selamını eksik etmeyen, sabır ile dinleyen, coşku ile cesaretlendiren ıssız bir ada. Gönül, gönlü olana en büyük olmayana ise bir ızdırap ve çile. Haydi gönül konuşsana ne anlatacaksın bizlere...
Selam Sevgi ve Dua ile... | |
|
MaVi_GüL Admin
Mesaj Sayısı : 16821 Kayıt tarihi : 03/07/08
| Konu: Geri: Gönül... Çarş. Tem. 31 2013, 01:01 | |
| | |
|