ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Sabret Yüreğim... Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Sabret Yüreğim...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Sabret Yüreğim... Empty
MesajKonu: Sabret Yüreğim...   Sabret Yüreğim... EmptyPerş. Mayıs 30 2013, 19:41

Sabret Yüreğim...

Olmaz gönlüm, olmaz öyle keskin sirkenin akıbeti malûm. Dört mevsimi yaşayan bir cennetin bağrında büyüdün de sen, onun için böyle bir baharı ve yazı özlersin. İstersin ki çabuk geçsin fırtınalı sonbahar, ayaza durmasın kışlar. Dedim ya, sen dört mevsim hesabını yaparsın yaşarken duygularını ama bilmelisin herkes buralı değil. Bilmelisin, güneş görmeyen yurtlar var...

Olmaz gönül, olmaz öyle yükün ağır bilmekteyim, baharı yaşamayanlarla kış nasıl geçer; onu da bilmekteyim. Ama şunu da bilmekteyim ki, sabredebildiğin ölçüde yaşarsın. Eminim ki, hayat sabra denktir ve sabır, tahammülün bittiği yerde filizlenir, maneviyat çeperlerini genişlettikçe boy atar, sırf Yaradan'ı düşünerek fiiliyatta bulunduğun zaman neşv ü nema bulur...

Sabır gönlüm, sabır içine çekerken, zehir gibi gelir tadı, boğulacağını zannedersin. Kanın çekilir yüzünden, bembeyaz olur siman; yutkunursun, geri döner içinde düğümlenenler. Başını eğmek istemezsin; ama kaldıramazsın da öyle göklere doğru. Ağlarsın, gözyaşın akmaz, haykırmak gelir içinden; konuşursun yalnızca kendinle, dökersin içini; senden başkası duymaz bilirsin bunu. Sitemlerin dillenir haklı olduğunca, bağırırsın rahatlarcasına, ama sadece kendi içinde,
ama sadece Yaradan'la baş başa...

Sonra gözlerin durur öylece, bakar, bakar ve kimseler fark etmez neden donuklaştığını, kimseler anlamaz anlatmak istediği çifte derin mânâyı. Sonra çekip alıverirsin anlamlı bakışlarını ruhunu bir kenara bırakmışlardan. Yüzünü çekersin, yalan dünyanın yalancılarından. Alnındaki kırışıklıkları alıverirsin haberi olmayanların önünden. Doğruca bırakırsın asıl dergâha, bağrına cennetler sığan seccadenin secdeliğine ve başlar böylece sabır maratonun. Korkma gönül, sen hele azmet sabır için, yüreğini koy ortaya, gör ne mânevî hediyeler paketliyor Yaradan...

En masumane tavırlarına gaddarca yaklaşanlar olacak belki, içindeki çocuk hafife alınacak. Anlatmak istediklerin değil, anlaşılamamış yanların konuşulacak, olsun diyeceksin, yüzündeki gülümsemeyi kaybetmeden. Yine de hüsn-ü zan edeceksin, ALLAH için söylediğini yine Allan için olduğu yerde bırakacaksın. Yaradanı alıp yüreğine, sırtını dayayıp tevhidin çınarına, akıbeti ukbâda düşüneceksin ve kalbin şöyle bir hafifleyecek, damarlarına giden iyimserlik yolunu tıkamadığından...

Üzülüp acı çektiğin anlarda çileni hafife alanlar olacak belki öyle bir yanacak ki için, kimseye anlatamayacaksın. Günlerce ağlayacaksın gözyaşının lâhutî ikliminde. Sonra en yakınındaki, en yüreğindeki vuracak hislerini, canım dediğin dönecek sırtını. Bir ah çekeceksin derinden ve anlamaya çabalarken empatinin gücüyle, arkanı döndüğünde kimse kalmamış olacak. Sabır diyeceksin, yine sabır, Eyyüplerin torunluğuna yakışır sabır...

Bugün ALLAH için ne yaptın sorusu geldiği an kulağına, vereceği cevabı bulamayanların tedirginliği değil, en zor imtihanını başarıyla vermiş öğrencilerin rahatlığı olacak ruhunda. Başını yastığa koymadan elhamdülillah diyecek, rüyanda cennetten kesitler izleyeceksin belki. Ve sabaha erdiğinde, avucunda tuttuğun tesbih tanesi yine yâ sâbırla şakırdayacak. Faltaşı gibi açılıp kalacak gözlerin bazen de, çok şaşıracaksın, çoook...

Ya gönül kalp kırmak çok kolay oldu, kalbin değeri pazarlara bile çıkartılmaz oldu. Tatlı sözü unutanlar çok, şu hengâmesinden sallanıp duran asırda, aldırma diyemem, aldıracaksın elbet, hislenip içerleyeceksin belki. Zannediyor musun ki, yüreğine aldıklarına söylediğin nazenin kelimeler, boşta kalır. İnanıyor musun ki, sevdiklerin için kurduğun lâtif cümleler, öksüz bırakılır...

Yok gönül, yok sahibi var hepsinin, bırak duymasın insanlar, bırak sertliği onlara! Bırak, tabularına kale yapsınlar. Yeter ki sabret gönül, asıl sahibini düşünüp sabret, başını sonunu kestiremediğin olaylarda bile. Bırak vursunlar ayıbını yüzüne, bir kusuruna binler cefâ taksınlar, Yaradan'ın Settar ismi, beşerin hükmüne mi kalmış. Sen sabret gönül, felaket tellalları susmasınlar isterlerse, olumsuzluğu yaymanın zevkine doyamayanlara inat, bütün güzel düşüncelerini yay sere serpe. Zehrini ağzında taşıyan yılanın başını ezemesen de, bal damlasın dilinden...

İbrahim'in (as) ateşleri, gül olurken mi sunmuş Dostların Dostu şu ayetini: “Güzel söz, güzel bir ağaç gibidir ki onun kökü sabit, dalı ise göktedir.” Sabır gücünün tükenirliğinden korkarsan bir gün, gel gir şu dizelerin sırlı havasına, inan, kimse üzemez seni orda. Ve uzan o ağacın dallarından ötelere, uzat ellerini ve bekle. Sabırla bekle gönül, en geç sûrun sesi duyulduğunda tutacak ellerinden Resuller Resulü. Pes etme, sabret gönül, sabret...

Selam Sevgi ve Dua ile...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Sabret Yüreğim... Empty
MesajKonu: Geri: Sabret Yüreğim...   Sabret Yüreğim... EmptyCuma Mayıs 31 2013, 02:25

çiçek16 Allah razı olsun çiçek16
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Sabret Yüreğim...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Sabret Gönül Sabret...
» Ellerimin ucundadır yüreğim; Yüreğim duamdır, duam yüreğim!
» Yüreğim ağrıyor Yüreğim ağlıyor Yüreğim Melâl...!
» Yüreğim Ağrıyor Yüreğim Ağlıyor Yüreğim Melâl...!
» Sabret Gönlüm...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Makaleler-
Buraya geçin: