ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...  Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...  Empty
MesajKonu: Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...    Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...  EmptyPaz Mart 31 2013, 19:40

Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...

Yüreğin nereye denk düşerse, oraya koy beni gülüm oraya götür nereye giderse. Ey gül, ey güller güzeli gül dikenli de olsa da sevda yolları, kanasa da yüreğin, gözyaşı olup aksa da gözlerinde damla damla hasret. Yalnızda kalsan kalabalıkların ortasında, üşüse de sesin, yüreğinin en sıcak yanına koy beni gülüm. Özlem düğümlenirse gözlerine, bırak yeşersin sevda göğsünde, bırak gül kokusuyla yıkansın gül tenin...

Sevgiden başka silahım yok benim, silahsızım kuşları vurulmuş bir gökyüzünde. Ben öleceğim gülüm kimse bilmesin, eski ve derin bir anıya göm beni, kimse görmesin. Üşümesin gözlerimde umudu sokakta kalmış kimsesiz çocuklar, susuz kalmış ayışığı tomurcukları. Yaralıyım, karakıştayım, odam soğuk, aşım yok, suyum yok, yaralarımı saracak kimsem yok senden başka. Ben öleceğim gülüm kimse görmesin, bir çınar ağacının gölgesine göm beni bahçe bilmesin...

Gecelerime yağmurlar damladı, ıslandı duygularım, üşüdüm, yağmur oldum kendime, kar oldum uzak dağlara düştüm. Hangi bahara tutunduysam alıp götürdü umutlarımı kış. Ardından gozlerimi de alıp gitti zemheriler, kör kaldım. Yüreğinin yangınında incecik yağmurlara al götür beni gülüm, sevdalara, bulutlara, rüzgarlara götür. Ben öleceğim gülüm kimse görmesin, bir gül bahçesinin en gizli yanına göm beni, bağban bilmesin...

Bil ki, ne ağlamak için yağmuru bekliyorum artık ne de yaşamak için baharı. Sevinmek, gülmek unuttuğum eski bir şarkı şimdi, her gece dudaklarımda sızlayıp üşüyen. Ben öleceğim gülüm kimse bilmesin, yüreğinin gül yanına koy beni, kimse görmesin. Bir zamanlar gökmavisi bir çiçekti yüzün yüzümde, ıssız dağbaşlarında bir rüzgarın sesini duyardım, bir de senin. Neye dokunsam tenindi, nereye tutunsam ellerin, nereye sığınsam yüreğindi. Her seher yağmurun yağmadığı ülkelere sevda rüzgarlarıyla gözyaşlarından inci taneleri getirirdin yanan yüreğime damla damla...

Şimdi aynalarda saklı bir gölge gibi, içimizde saklı kaldı o sevdanın derin izleri. Nereye baksak gözlerimiz biraz esrik, biraz hercai, nereye gittiğimizi ne yaptığımızı bilmeden dolaşıyoruz eski anıların geçtiği yerleri. Ben öleceğim gülüm kimse bilmesin, yüreğinin gül yanına koy beni kimse görmesin. Acılar savuruyor şimdi anılarımızı, bilmediğimiz yolculuklara çıkıyoruz her gece. Rüzgarlara bırakıp hayallerimizi, şiirler savuruyoruz karanlığa. Umutsuzca bir uçurum kenarından kendimizi boşluğa bırakarak. Öldürüyoruz içimizde kalan ne varsa aşktan,sevgiden, yarından yana...

Tut ki, hiç yaşamadık biz, türküler söylemedik esen rüzgarlara. Bırak ak çiğdemler düşsün saçlarımıza elem renginde, kar bilmesin. Söylenecek son birkaç sözdür belki dilimizde düğümlenen ve duyguların çözüldüğü yerden telleri kırık bir kemanın göksünden inleyip sızarak ve sızlayarak içimize gömülen zifiri gecelerde. Lacivertlerin üstünü siyah düşlerle örttüğü yalnızlığımızın, içimizde saklı sesleri vururken yorgunluğumuzu. Her keman sesi biraz kederlidir gülüm inleyen tellerinden, belki bıkmıştır bizim gibi eskimiş, esrimiş yorgun kederli sesinden. Sonbaharın soluk yanaklarına şarkılarını üflerken rüzgar kırık bir keman telinde bırak sızlayıp dursun ömrümüz...

Ben öleceğim gülüm kimse bilmesin, bir sonbahar yaprağının ürpertisine koy beni, oğlunu yitirmiş bir babanın gözlerindeki derin hüzne, yüzümdeki küskün kedere, bir kemanın acıklı iniltisine koy beni, rüzgar duymasın. Ben öleceğim gülüm kimse bilmesin, bir dağbaşı yanlızlığının ıssızlığına göm beni, sular bilmesin. Bir şiir'in sıcak yüregine bırak sevgimi, şair görmesin...

Selam Sevgi ve Dua ile...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...  Empty
MesajKonu: Geri: Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...    Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...  EmptyPtsi Nis. 01 2013, 01:58

çiçek16 Allah razı olsun çiçek16
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Bir Gül Bahçesine Göm Beni Bağban Bilmesin…
» Bir Şiirin Dizesine Göm Beni Şair Bilmesin
» Bülbül ile Bağban...
» Kimseler Bilmesin
» Seni Kimse Bİlmesin

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Makaleler-
Buraya geçin: