ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Her Şeye Rağmen Bahar... Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Her Şeye Rağmen Bahar...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Her Şeye Rağmen Bahar... Empty
MesajKonu: Her Şeye Rağmen Bahar...   Her Şeye Rağmen Bahar... EmptyPaz Ekim 14 2012, 19:43

Her Şeye Rağmen Bahar...

Kaprisli ve karmaşık ruhların barınağı olan Mart’ın son günlerinde sakin bir arka sokağın alışkın olmayanlara epeyce acıklı gözükebilecek terk edilmiş sessizliğinde yürürken birkaç dakika içinde gökyüzü karardı ve biraz önceki sükunete hiç benzemeyen şiddetli bir tipi bastırdı. Beni geriye doğru iten rüzgarın ve gözlerime doluşan kirpiklerimle sakallarıma yapışan karların arasında öne doğru hafifçe eğilip ıssız bir vadide kaybolmuş ihtiyar bir köylü gibi yürümeye çabalarken bir apartmanın önündeki minicik bahçede yalnız başına duran bir ağacın kuru dalları arasında belki de birkaç saat önce patlayıvermiş ilk bahar çiçeklerini gördüm.

Kar öylesine güçlü çiçekler öylesine narindi ki insan karın hiç durmayacağını çiçeklerin ise soğuktan kavrulup öleceğini sanıyordu ama İstanbul’a ve Mart’a aşina biri karın sahnedeki son gösterisini yaptığını ve geleceği çiçeklere bırakmaya hazırlandığını biliyordu. Gelecek günler o cılız sığınaksız acınası çiçeklere aitti.

Kısa bir zaman sonra kar dindi gökyüzü günahını unutturmaya uğraşan cilveli bir kadın gibi masum ve parlak bir maviliğe büründü.
Ertesi sabah tabiatın olağan mucizelerinden biri daha gerçekleşmiş bir önceki günkü tipiden en küçük bir iz kalmamıştı insan hayal gördüğünü bile sanabilirdi.

Hava ılıktı sonsuz bir maviliğin içinde küçük beyaz bulutlar salınıyordu yelkovan kuşları denize pike yapıyor suya bir an değip değdikleri yerde hemen kaybolacak bir iz bırakarak yeniden havalanıyorlardı. Çocuk ve kuş sesleri duyuluyordu. Sahildeki sarı konağın duvarının dibinde baştan aşağı çiçek kesmiş bir ağaç yaramaz bir rüzgarla hafifçe dalgalanıyordu. Tabiat kendinden başka hiçbir şeye aldırmayan tekdüzeliğiyle mevsimini değiştirmişti.

Sırasını hiç bozmuyordu kıştan sonra hep bahar geliyordu. Baharda çiçekler açıyor yelkovan kuşları uçuyordu. Nerdeyse vahşi bir şey vardı bu tekdüzelikte. O mevsimlerin içinde dolaşan insanların birbirlerini öldürmesi acı çekmesi aç kalması bin bir değişik dertle kıvranması tabiatı hiç ilgilendirmiyordu. O zamanı geldiğinde inatçı bir ihtiyar gibi bütün görüntüleri sesleri kokuları ışıkları küçük bir el hareketiyle değiştiriveriyordu.

İnsanların birbirlerine acı çektirmek birbirlerini yok etmek için gösterdikleri vahşet tabiatın tekdüzeliği karşısında çok güçsüz gözüküyordu. İnsanların kendi aralarında yaşadıkları serüvenlerde ne olursa olsun hep karşılıklı iradeler ortaya çıkıyordu en çaresiz zamanlarda bile bir çare bulma ihtimali hayatın bir yerlerinde gizlenmiş duruyordu.

Tabiatta ise tek bir irade vardı. Bir itiraz söz konusu değildi. Bahar geldiğinde çiçekler açıyordu. Çiçeklerde bile bir zorbalık görmeye eğilimli insanoğlunun nankörlüğüyle de ilgilenmiyordu. Geleceği bilindiği halde her seferinde insanı şaşırtıp sevindirerek gelen bahara kendimi bıraktım zamanı bana hiç danışmadan fikrimi almadan değiştirip duran tabiatın bu zorbalığını hiç olmazsa baharda tomurcuklarla aniden bir konağın yanında beliriveren çiçekli ağaçlarla yelkovan kuşlarıyla çimenlerin arasında ağır aksak ağırbaşlı bir yalpalanmayla yürüyen kaplumbağayla bunların hiçbirinin farkında olmayan çocuk sesleriyle süslemesine alnıma şakacı bir rüzgarla değerken ensemi usul bir güneşle hafifçe ısıtmasına minnet duydum.

Bizimle bizim birbirimizi öldürüp acı çektirmemizle bencilce alay ettiğini bir cenaze alayına konfeti serper gibi en acılı zamanlarda bile çiçeklerini açarak eğlendiğini biliyordum. Ben onun milyarlarca eğlencesinden biriydim. O da benim eğlencelerimden biriydi. O “ne yaparsanız yapın benim mevsimlerimin dışına çıkamazsınız” derken ben de “ama sen de beşinci bir mevsim bulamıyorsun” diyordum “kıştan sonra hep bahar geliyor geceden sonra hep sabah.”

Ama çiçekler güzeldi güneş ılık rüzgar yaramaz yelkovan kuşları neşeliydi. Denizin üstünde ışıktan patikalar oluşmuştu kuşlar suya değiyordu çocuklar bağırıyordu. Yosun ve çimen kokusunu duyabiliyordum. Kederimi sakallarımın arasına sakladım gülümsedim. Yüzümde yıllarla birikmiş kışın hüzünlü solgunluğuyla yürüyüp ışıklara ve seslere karıştım. Hayatımızın bir baharı daha başlıyordu.

Selam Sevgi ve Dua ile...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Her Şeye Rağmen Bahar... Empty
MesajKonu: Geri: Her Şeye Rağmen Bahar...   Her Şeye Rağmen Bahar... EmptyPtsi Ekim 15 2012, 01:27

çiçek16 Allah razı olsun çiçek16
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Her Şeye Rağmen Bahar...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Her Şeye Rağmen
» Her Şeye Rağmen, Şanslı Biriyim Ben!
» Herşeye Rağmen
» Sabrediyorum Hem de Her Şeye
» Herşeye Rağmen Şanslı Biriyim Ben...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Makaleler-
Buraya geçin: