Kahve Tadında Düşlerim...
Biraz buruk ama vazgeçilmez.
Kahvenin ağzımda bıraktığı tat gibi hafif kumlu ama alışkanlık veren.
Hani bazılarımız kokusuna bayılır.
Bazılarımız sırf fal için içer.
Düşlerde öyle kimi düş olsun diye,kimi iş olsun diye kurar.
Alınan tat farklıdır her içen için.
Kimi çikolatayla,kimi sigarayla sever.
Dedim ya her birimiz ayrı keyif alır.
Falı sevmeyenimiz çok azdır.
İnanmasak ta fal lafını duyunca hafif heyecan duyarız.
Fincanı kapatır bekleriz.
Aslında düşlerimiz gibidir fincanın içi.
Kurduğumuz düşler her zaman gerçek olmaz
Kahve tortusunun fincanın dibine oturması gibi.
Falcı şöyle bir bakar ve yüreğin kabarmış der.
Tıpkı içimize oturan bir türlü gerçekleşemeyen düşlerimiz gibi.
Kuşlar görür. Müjden var der.
Hani minikte olsa bazı düşlerimizin gerçek olup
Yüreğimizi kıpırdatması gibi.
Yollar vardır.
Düşlerimiz için çizdiklerimiz gibi.
Hani karar veririz bir yol çizeriz
Ama bir yerde yol çatallaşır,
Karışır hangi yola döneceğimize karar veremeyiz.
O küçücük fincanın içi bizim hayatımız gibidir.
Kimi gün ay doğar.
Kimi gün koyu renk kahve gibi kapkaradır hayatımız.
Kimi gün karışık anlaşılmazdır.
Aynı fincanı fazla sallayıp
Karmakarışık bir tablo oluşturmamız gibi….
Elimde yitik umutlar,
Elimde yorgun, yalnız bir kalp,
Elimde çalınmış hayallerin kırıntıları var.
Dilimde bozuk plak misali yinelenen vefa, dostluk ve aşk sözleri,
Dilimde kadere inat umut türküleri var.
Gözümde her şeyden bihaber koşup oynayan bir çocuğun hayali,
Gözümde tükenen yılların yıldönümü,
Gözümde her şeye rağmen arada bir gelip yerleşen çocuksu pırıltılar var.
Yüreğimde Umut Umut Umut Var...
alıntı