ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
miftah
Admin
Admin
miftah


Mesaj Sayısı : 3360
Kayıt tarihi : 26/07/08

Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum Empty
MesajKonu: Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum   Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum EmptyPerş. Mart 05 2015, 16:48

Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum

İç hastalıkları uzmanı Dr. Zühtü Tarhan ‘ ın yazısı:

Hipertansiyon; tansiyon yüksekliğinin tıbbi adıdır. Hastalarımız genelde “süpertansiyonum var” der.

Kolesterol; bir yağ türüdür. Bunu da “kolestorum varmış” diye anlatır hastalarımız.

Osteoporoz; kemik dokusunun azalmasıdır. Bunun içinde “kemik erimesi varmış” bende derler.

1976 İ.Ü. Çapa Tıp Fakültesi mezunuyum. O zamanlar tansiyonun büyüğünün 15’i, küçüğünün 9’u geçmesi hipertansiyon kabul edilirdi.

Kolesterol için üst sınır 50 yaşın üstündekiler için; bazı görüşlere göre 270 mg/dl, bazı görüşlere göre % 330 mg/dl idi. İyi kolesterolün (HDL) % 45mg/dl üstünde olması istenir, kötü kolesterol (LDL) % 190 mg/dl geçmemeli denirdi.

Menopozdan 10 sene sonrada kadınların % 30’unda osteoporoz başladığı söylenirdi.

38 yıl geçti.

Önce tansiyonun büyüğünün üst sınırı 14’e indi, daha sonra 13’e indi. Yetmedi günümüzde büyük 12’ye küçük 8’e düşürüldü.

Kolesterolde de benzer durum yaşandı. Üst sınır 300’e, 250 ‘ye günümüzde 200’e indi. LDL’ dede (kötü kolesterol) durum aynı.

190 olan üst sınır 130’a, 100’e, günümüzde 70’e düşürüldü.

Her düşen değer, yeni milyonlarca kişinin ilaca başlaması, ömür boyu ilaç kullanması demekti

İşin ilginç yanı bu değerlere ulaşmak için yapılan araştırmaların sponsorluğunu ilaç şirketleri yapıyordu.

İngiliz bilim adamının yaptığı kolesterolün kalp damar hastalıklarında bir öneminin olmadığını iddia eden araştırması bazı gazetelerde minik bir haber olarak geçti.

Sonra da ne bilim adamından nede araştırmasından ses çıkmadı.

Osteoporoz (kemik erimesi) için, kalsiyum ve D vitamini ilaçları verip, egzersiz önerir, diyetinde süt, yumurta akı, bol sebze meyve, hayvansal proteinler bulunsun derdik.

Önce kemik yoğunluğunu ölçen cihazlar girdi ülkemize. Sonra her köşe başına osteoporoz merkezleri açıldı.

Sonradan pahalı osteoporoz ilaçları çıktı. 40 yaşından itibaren birçok kadında osteoporoz (kemik erimesi) çıktı.

Mübarek cihazlar ülkede normal kemik bulmakta zorlanıyordu adeta.

Herkes memnundu.

İlaç şirketleri ilaçlarını, firmalar cihazlarını satıyordu. Eczaneler hastalara akıl veriyor, git hastaneden rapor çıkarsınlar diyordu.

Bir de uyarıyorlardı bir yıllık değil iki yıllık yaptır raporu diye.

Doktorlar Viyana’ya mı gitsem Prag’a mı, Çin’mi olsun Tayland’mı bir türlü karar veremiyordu.

Son günlerde süpertansiyonum, kolesterolum, kemik erimem varmış sözlerine bir ilave çıktı. ‘karaciğerim yağlıymış’.

Pahalı karaciğer ilaçları çıkınca nerede kullanacağız bunları diye düşünmüştüm. Cevap fazla gecikmedi. Karaciğer yağlanmasına iyi geldiği söylendi.  .

Hocalarımız bize iyi doktor olmanın birinci şartının hasta muayene ederken anamnez (sorgulama) ve sistemik muayene olduğunu söylerdi.

Şimdi öyle mi;

Genç doktor hastanın yüzüne bile bakmadan önce tahlillerinizi isteyelim diyor, ağrıyan yer içinde MR’ı ihmal etmiyor.

Tahlil sonrasında kolesterol biraz yüksekse, hemşire de tansiyonu 14/9 ölçtüyse gelsin tansiyon, kolesterol ilaçları.

Doktor pratisyense önerisi de hazır. ‘Git hastaneden rapor çıkarsınlar’.

Hastaya eli bile değmiyor.

Hastalar bile “ben tahlil istiyorum muayene istemiyorum” diyor. Kolesterolü 210 dan 200e düşene kadar her gün tahlil yaptırıyor.

Meslek yaşantımda “kullandığı ilaçların tamamını keserek veya azaltarak iyileştirdiğim hasta sayısı oldukça fazla“.

Her ilacın yan etkisi var. Tansiyon, kolesterol, osteoporoz ilaçlarının da oldukça fazla. Tıpta sadece yaşam şekli değişikliği ile tedavi edilen çok hastalık var.

Nedir yaşam şekli değişikliği;

1-Diyet

2-Obezitenin (şişmanlık) kontrolü.

3-Sigara ve alkolle savaş.

4-Fizik aktivite arttırılması.

Sadece bunlara dikkat etmekle ilaçsız, tansiyonunuzu ve kolesterolünüzü ayarlayabilirsiniz.

Genç meslektaşlarım ve aile hekimleri; üç tansiyon, iki kolesterol, dört osteoporoz ( kemik erimesi), ilave karaciğer yağlanması ilacı vermekle hastalarınızı iyileştirmeniz mümkün değil. Zararınız dokunur onlara.

Sağlık harcamalarındaki ilaç bölümünü şişirip, çok uluslu ilaç firmalarına hizmet edersiniz. İnanın değmez birkaç yurt içi ve yurt dışı kongreye gitmeye.

Değerli eczacılar, ilaçlar ucuzladı karımız azaldı diye eylem yaptınız. Bu durumda sizden ilaç tüketimini azaltacak davranışlarda bulunmanızı beklemek saflık olur.

Sürekli olarak sağlık sisteminin vazgeçilmez önemli unsuru olduğunuzu söylersiniz ama ben 38 yıllık meslek hayatımda “nöbetinde eczanede kalan eczacı görmedim” desem yalan söylemiş olmam.

“Hastanın reçetesini veren eczacıya da az rastladım“. Genelde bu işleri kalfalar yapar.

Avrupa Birliği’nin domuz gribi konusundaki açıklaması şöyle; “domuz gribi, bazı büyük ilaç firmalarının aşı satabilmesi için ortaya atıldı ve panik yaratılarak birçok devlet kandırıldı“.

Durum bu. İlaç şirketlerinden ilaç tüketimini azaltacak davranışlarda bulunmalarını beklemek saflıktan öte aptallık olur. İş kalıyor doktorlara. Kırın bu zinciri. Bu zincirin parçası olmayın.

Vakayı adiye haline gelen doktor, eczacı, ilaç firması yetkilisi ilaç ve tıbbi malzeme yolsuzluğundan tutuklandı haberlerine dur deyin. İçinizdeki çürükleri temizleyin.

Güzel ülkemin güzel insanları, özellikle hanımlar; her şikâyetinizi kolesterolünüzün biraz yüksekliğine, her ağrınızı osteoporoza (kemik erimesi) bağlamayın. Hemen onlarca ilaç kullanmayın.

Kullanacağınız her ilacın birçok olumsuz yan etkisi olduğunu unutmayın. Faydadan çok zararda vereceğini düşünün.

Anlatılan yaşam şekli değişikliğini ilaçtan önce deneyin. Kullandığınız birçok ilacı kesince kendinizi daha iyi hissedeceğinizi göreceksiniz.

Birkaç cümle 38 yıldır üyesi olduğum Türk Tabipler Birliğine;

İlaç tüketimini arttıran, ayrıca etik olmadığına inandığım, ilaç şirketlerinin kongre düzenlemeleri yaparak doktorları yurtiçi ve yurtdışında ağırlamaları konusunda bir görüş belirtin.

Ülkenin tüm sorunları hakkında görüş bildiriyorsunuz da bu konuda neden suskunsunuz

İlaçsız veya en az ilaçlı günler sizin olsun.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum Empty
MesajKonu: Geri: Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum   Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum EmptyPerş. Mart 05 2015, 22:59

çiçek7 Allah razı olsun çiçek7
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Nur_Sultan
Moderator
Nur_Sultan


Mesaj Sayısı : 3652
Kayıt tarihi : 21/09/08
Yaş : 55

Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum Empty
MesajKonu: Geri: Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum   Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum EmptyC.tesi Mart 07 2015, 15:32

ALLAH razı olsun özlemcim faydalı bilgiler dikkate almak lazım emeğine sağlık Crying or Very sad
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Ben Tahlil İstiyorum Muayene İstemiyorum
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Elveda Demek İstemiyorum...
» Bir Yer İstiyorum...
» Gitmek İstiyorum...
» Ağlamak İstiyorum...
» Susmak İstiyorum...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Genel :: Sağlık-
Buraya geçin: