Uçurum

Özel Üye Mesaj Sayısı : 2555 Kayıt tarihi : 30/08/10

Uçurum

İki mercimek ağacı. Sedef ve kadife zamanı çiğneyip, gökyüzüne tırmanacaklar. Güneş emzirecek onları; ısıtıp koruyacak.

Etrafı çitlerle çevrili masal evler tanıyacaklar. Odalarında bu evlerin, çiçekler kurutacaklar.

Ansızın değişecek mevsimler. Saçları sağanak sağanak bir yağmurla, ıslanacaklar. Anılar biriktirecekler kese kağıtlarında. Kumdan kaleler yapacaklar.

Kalem boyu büyüyecekler sonra. İlkin, yüzlerini boyayacaklar türlü renge. Harflerden kelimeler, kelimelerden merdivenler kurmayı öğrenecekler. Elleri kavun kokacak. Kızaracak tenleri.

Duvarlar gizlemeye yetmeyecek gölgelerini. Yürümekten vazgeçip koşmaya başlayacaklar. Göçebe kuşların kanatlarına binip uzak yurtlara uçacaklar.

Çoban kavalından da, büyülü flütten de şarkılar duyacaklar. Kan oturacak gözlerine. Bal damıtan dudaklar baldırana dönüştüğünde, yüzleşecekler kendileriyle.

Hayal gemilerinin pervanelerine takılacaklar. Bozulacak ruhlarının ahengi bazan, kesilecek umutları yaşamaktan.

Hiç gelmeyecek sabahlar bekleyecekler perdesiz pencerelerde. Bedeller ödeyecekler ağır. Çamura şekil verecekler.

Bilmedikleri bir yerde, kelebek resimli bir kumbarada çoğalacaklar. Alkışlanacaklar her başardıklarında. İnceden, sızlayacaklar yeşil ormanın derinliklerinde hep.

Omuzları üşüyecek soğuk rüzgardan. İpek bir şal ile örtünecekler. Korkup saklanmaya, susup öykünmeye alışacaklar. Sordukça soracaklar yarını. Fakat hiç yarınsız kalmayacaklar.

Rüyalarına perili hikayeler gönderilecek. Çikolatadan parmaklarıyla masumiyet kuşatacak benliklerini. Bir çift dua, hep peşlerinde olacak. Sesler kaybolmadan, anlar bölünmeden ve uçurum yutmadan önce, sonra...

Fırat Avcı

Admin Mesaj Sayısı : 16821 Kayıt tarihi : 03/07/08

» Uçurum...