ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz

Aşağa gitmek 
4 posters
YazarMesaj
beyza57
Dost Üye
Dost Üye
beyza57


Mesaj Sayısı : 567
Kayıt tarihi : 25/08/08
Nerden : hollanda

Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz Empty
MesajKonu: Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz   Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz EmptyPaz Ara. 06 2009, 23:18

Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz
Cemal Nar
2009 - Mayis, Sayı: 279, Sayfa: 018
Hepimiz biliriz ki ALLAH-u Teala bizleri bu dünyaya imtihan için göndermiştir. Bu kainatı ve özellikle içinde yaşadığımız bu dünyayı, sayısız nimetlerle doldurarak bizlerin istifadesine sunmuştur. Bizi de kendisini bilmemiz, sevmemiz, saymamız ve kullukta bulunmamız için yaratmıştır. Eğer bunu yaparsak, bizi hem bu dünyada mutlu edecek, hem de sonsuz bir hayat olan ahirette, gözlerin görmediği, kulakların işitmediği, akla hayale gelmez nimetlerle sevindirecek, hele hele de en büyük nimet olan cemalini seyretme ile mest-u hayran edecektir.
Hepimiz birer evliya, birer ALLAH dostu olabiliriz. Zaten bunun için varız ve yaşıyoruz. Bunun bir tek yolu vardır, ALLAH’a tam teslim olmak.
Bu nasıl mı olur?
İslam’ı bilmek ve yaşamakla.
İslam, ALLAH’ın biricik dinidir. Bu dinin temel kaynağı Kur’an’dır. Kur’an, Cenab-ı ALLAH’ın ya doğrudan, ya da Cebrail adlı melekle, peygamberimize bildirdiği ilahi sözlerdir. Sevgili Peygamberimiz bu Kur’an’ı hem açıklayarak, hem de yaşayarak bize tebliğ etmiştir. O günden bu zamana kadar bir harfi bile değişmeden gelmiştir. Kıyamete kadar da öyle gidecektir inşaallah. Çünkü bu, ALLAH (azze ve celle.)ın garantisi altındadır.
Bu dinin ikinci kaynağı sünnettir. Peygamberimizin (sas) sözlerine, işlerine ve bir olay karşısındaki susuşuna sünnet diyoruz. Bu susuş, benimseyiş demektir. Çünkü o, asla yanlışa susmaz.
Bizler ancak işte bu Kur’an ve bu sünnete göre inanır, ibadet eder, muamelemizi dahlaklı yaşarsak, ALLAH’ın sevdiği birer veli kul oluruz inşaallah.
ALLAH birini sevdi mi, hiç şüphesiz O’nu peygamber de sever, melekler de sever, hatta bütün kainat, dağlar taşlar bile severler. İşte hakiki saadet, huzur, mutluluk buradadır. Ve işte bizim yolumuz da budur.
Bu yolda selametle yürüyerek başarılı olmamız için önce bu yolun temel esaslarını bilmeliyiz:
İslam, ilme önem vermiştir. Cahillikle müslümanlık bağdaşmaz. Onun için önce sahih ve sağlam bir imana sahip olmalıyız. Bu da Peygamberimiz ve ashabının inandıkları ve üstünde oldukları imandır. Biz buna ehl-i sünnet itikadı diyoruz.
Bunun da temel esasları, ALLAH’ın varlığına, birliğine inanmak, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, öldükten sonra dirilip hesap vereceğimize inanmaktır. Bir de, kader ve kazaya iman etmektir. Yani, olan ve olacak olan her şeyin, ALLAH’ın bilgisi, dilemesi ve takdiri çerçevesinde olduğuna iman etmektir.
Sadece iman etmek yetmiyor, ALLAH (azze ve celle.) sevgisini kazanmak için. Bir de salih amel gerekiyor. Yani ALLAH’ın emir ve yasaklarına göre yaşamak. Bunun için de önce ibadetlerimizi öğreneceğiz. Bunların başında da hiç şüphesiz namaz gelir.
Namaz, Peygamberimizin (sas) benzetmesiyle, evimizin önünden akan bir ırmak gibidir. Ne dersiniz, günde beş vakit orada yıkansak, bizde bir kir kalır mı? İşte beş vakit namaz da böyledir. Farzı, vacibi ve sünnetleriyle beraber bu namazı huşu ve huzur içinde kılmalıyız. Hatta vaktimiz varsa, işimiz uygunsa, duha, evvabin, teheccüd gibi nafile namazlardan da kılmalıyız. Çünkü insan, bu nafile ibadetlerle ALLAH’a manen yaklaşır ve onun sevgilisi olur. Biz de olalım inşaallah.
Zekat, namazdan sonra gelen malî bir ibadettir. Toplumun düzen ve dengesi için fevkalade önemlidir. Farz olan zekatı verdiğimiz gibi, en az bir o kadar da nafile sadaka vermekten geri kalmayalım. Toplumun fakir, yoksul, muhtaç insanlarını sevindirelim. Çünkü, mutluluk hep beraber olursa, ancak gerçekleşebilir.
Oruç da ALLAH’ın bir emridir. Ramazan ayında akıllı ve büluğa ermiş sağlıklı mükelleflere oruç farzdır. Ancak işi ve sağlığı müsait olanlar, her aydan en az üç gün de nafile oruç tutarlarsa ne kadar güzel olur. Sanki senenin tamamında oruç tutmuş gibi, ALLAH onlara sevap yazar ve oruç kapısından onları cennete koyar inşaallah.
Bildiğimiz gibi hac da, gücü yetene farzdır. Aman ALLAH’ım o ne heyecan, o ne mutluluktur! Onu tadanlar çok iyi bilirler. İnsanın bütün günahlarını da siler süpürür aynı zamanda.
Temizlik, müslümanın en önemli özelliklerindendir. Kalbi, bedeni, elbisesi, evi, çevresi temiz olduğu gibi, yiyeceği, içeceği, işi de temiz olmalıdır. İşinin temiz olması, muamelesinin İslam’a göre doğru ve dürüst olması demektir.
Kalb temizliği demek, kalbimizi bütün putlardan, sahte ilahlardan, batıl inanç, ilke, ideoloji ve düzenlerden temizleyip, yerine sağlam ve sahih bir İslam inancı yerleştirmek; gurur, kibir, riya, haset, cimrilik, korkaklık, şehvetperestlik gibi kötü huylardan arındırıp yerine ihlas, tevazu, mahviyyet, cömertlik, cesaret, iffet, adalet gibi her türlü iyi huylarla süslemektir.
Beden ve elbisede temizlik, gözle görülür pislikleri gidermekle beraber, manevi pisliklerden de abdest ve gusül ile arınıp güzel kokular sürmek, dişleri misvak veya fırça ile temizleyip, saç ve sakalımıza iyi bakmaktır. Her türlü pis koku ve çirkin görünüşle insanları ve melekleri rahatsız etmemektir. Ayrıca bedenimize dövme yaptırmaktan da şiddetle kaçınmalıyız
Erkeklere altın ve gümüş kullanmak haram kılınmıştır, Ancak gümüşün yüzük olarak beş - altı gramı geçmemesine izin verilmiştir. Altın ve gümüşün evlerde kap kacak veya diğer eşya olarak kullanılması, erkekler gibi kadınlara da haramdır. Elbiselerimiz de, bedeni gösterecek kadar ince, vücut hatlarını belli edecek kadar dar olmamalı, kafirlerin elbiseleri özellikle taklit edilmemelidir.
ALLAH teala’ya kullukta en önemli bir mesele de, yiyecek ve içeceklerimizin helal olmasıdır. Çünkü Peygamber Efendimiz (sas) haram gıda ile beslenen vücudun ancak cehennem ateşiyle temizleneceğini, haram yiyenlerin farz veya nafile olsun hiçbir ibadetlerinin kabul olunmayacağını bildiriyor. Bu günkü ibadetsizliğin ve günahkarlığın altında yatan en büyük sebeplerden biri de hiç şüphesiz haram lokmadır. Öyleyse ALLAH’ın Kur’an-ı Kerimde yasakladığı leş, akmış kan, domuz eti, besmelesiz kesilenler, kumar, hırsızlık veya her türlü haksızlıkla kazanılan yiyecekleri yemeyecek, sarhoşluk veren içkileri içmeyecek, uyuşturucu, sigara, ot ve nargile kullanmayacağız.
Ev temizliği, maddi temizlikle beraber, manevi temizliği de gerektirir. Bunun temel esası ise, yuvamızı dini terbiye üzerine kurmak, ana, baba, eşler ve çocuklar gibi yuvada barınan herkese haklarını vermektir. Yuvayı her türlü ahlaksızlıktan, fuhuştan, zinadan, açık saçıklıktan, iffetsizlikten ve israftan korumak, vakti gelen kız ve erkekleri erkenden ve kolaylık göstererek evlendirmektir. Kalbimizi parçalayan ve bizi iman zevkinden mahrum eden el, ayak, göz, kulak zinasından ancak böyle kurtulabiliriz.
İş ve meslek hayatımızda da helal ve harama dikkat etmeli ziraat, ticaret, sanat, memurluk ve işçilik yaparken İslam’ın kurallarına uymalıyız. Kısaca zikredersek, İslam’a aykırı iş yerlerinde çalışmamalı, meşru işimizde çalışırken işimizi doğru ve dürüst yapmalı, kimseyi hile, yalan ile aldatmamalı, faizden, haksız kazançtan, hırsızlıktan, eksik ölçme ve tartmaktan, yalan yeminden kaçmalı, kötü ve günahkâr kimselere bu tür işlerinde yardımcı ve destekçi olmamalıyız.
Hepimiz analarımızdan hür doğduk. Temel haklarla dünyaya geldik. Bu haklarımızı korumalı, bunları elimizden almağa çalışan zalimlerle meşru bir şekilde mücadele etmeliyiz. Yaşama hakkımız var, mal mülk edinme, seyahat etme, özel hayatımızın gizli kalması, adil yargılanma, kanun önünde eşitlik, eğitim ve öğrenim haklarımız ve bir kısım siyasi haklarımız vardır. Din ve vicdan hürriyetimiz vardır. İslam’ın koyduğu kanunlar çerçevesinde, başkalarının da haklarına saygı göstererek bu haklarımızı korumalı ve kullanmalıyız. İslam ve insanlık düşmanlarına karşı, haklı mücadeleye her zaman hazır olmalı, ALLAH rızası için cihadı unutmamalıyız.
Müslümanlar birbirlerinin kardeşleridir. Bu kardeşliği koruyucu her türlü vazifeleri yapmalıyız. Mesela selamlaşmalı, yemek yedirmeli, fakir ve yoksulları gözetmeli, akrabaları ve ahbapları ziyaret etmeli, hediyeleşmeliyiz.
Kardeşliğimize zarar veren her türlü haramlardan, mesela, katillikten, hırsızlıktan, haksızlıktan, sövmeden, dövmeden, dedikodudan, su-i zandan, kötü lakap takmaktan, başkalarıyla alay edip eğlenmekten uzak durmalıyız. Peygamberimiz “Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız, iman etmedikçe de cennete giremezsiniz.” diyor. “Bir kimse kendisi için istediğini, kardeşi için de istemedikçe, kamil mü’min olamaz” diyor. Bunlar altın gibi sözlerdir. Cemiyet hayatımızı bu değerler üstüne kurmalı, İslam’ı öğrenmeli, yaşamalı ve yaşatmalı, yani başkalarına da anlatıp benimsetmek için çalışmalı, bu uğurda malımızla, canımızla çaba ve gayret sarfetmeliyiz. Bu güzelliklere karşı çıkan zalimlerden, kafirlerden ve onların din, kültür, medeniyet ve hayat tarzlarından uzak durmalı, islamî kimlik ve kişiliğimizi korumalı ve geliştirmeliyiz. Bu, insanlığın ortak akıl ve tecrübesinin ürünü olan ilim, teknik ve yeni buluşlardan faydalanmaya mani değildir.
Muhammed Ümmeti, insanlık için çıkarılmış hayırlı ve önder bir ümmettir. O’nun bu özelliği ALLAH Tealanın tam ve kamil dini İslam’ı yaşamak ve yaymaktan kaynaklanmaktadır. İslam’sız dünyanın hali içler acısıdır ve Ümmetin davetini beklemektedir. ALLAH Teâlâ yeni bir peygamber gönderecek değildir. çünkü ALLAH Teâlâ’nın vahyi elimizde olduğundan buna gerek de yoktur. Artık bu görevi Ümmet-i Muhammed üstlenecektir. Bu vazifeye kayıtsız kalmak, onun önderliğine elbette yakışmaz.üzenler,
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz Empty
MesajKonu: Geri: Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz   Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz EmptyPtsi Ara. 07 2009, 15:15

çiçek4 Allah razı olsun 2 çiçek4
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz Empty
MesajKonu: Geri: Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz   Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz EmptySalı Ara. 08 2009, 03:17

İslam’sız dünyanın hali içler acısıdır ve Ümmetin davetini beklemektedir. ALLAH Teâlâ yeni bir peygamber gönderecek değildir. çünkü ALLAH Teâlâ’nın vahyi elimizde olduğundan buna gerek de yoktur. Artık bu görevi Ümmet-i Muhammed üstlenecektir. Bu vazifeye kayıtsız kalmak, onun önderliğine elbette yakışmaz.

İnsan islamlaştıkça islama uydukça melekleşir.ruhen yükselir
bir namaz sonrası bile bunun farkına varırız.o secdenin insanı nasıl arındırdığını
gönüle huzur verdiğini.ki O Resulün izinde yürüyen islamın her şartını yerine getiren
Resulün görevini sütlenen nasıl ALLAH dostu olmasın.Yüce Rabbim kendine hizmet edeni
O'nun dinini yayanı mücadele edeni dost edinmez mi?Kulune hizmeti bile kendine hizmet kabul eden Rabbim kendine hizmette kendine dost demez mi o kuluna.
Rabbim ALLAH dostlarıyla karşılaştırıp ALLAH dostlarıyla hal eyleyi haşreylesin inşallah.amin



MaVi_GüL demiş ki:
çiçek4 Allah razı olsun 2 çiçek4
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Nur_Sultan
Moderator
Nur_Sultan


Mesaj Sayısı : 3652
Kayıt tarihi : 21/09/08
Yaş : 55

Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz Empty
MesajKonu: Geri: Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz   Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz EmptySalı Ara. 08 2009, 13:28

ALLAH razı olsun kardeş eline emeğine sağlık
inşAllah Allaha tam anlamıyla teslım olan kullarının arasına
böyle güzel yaşamayı ve ona güzel bir şekilde kavuşmayı, bizlerede nasip eylesin amin
salam ve dua ile çiçek2
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Hepimiz ALLAH Dostu Olabiliriz İşte Bizim Dinimiz
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Allah’ın Dostu 'Halilullah' (s.a.v)
» Hani hepimiz mümindik,
» El işte gönül ALLAH"ta
» İşte Mehmetçik İşte Hainlerin Sonu...
» Hepimiz...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: İslami Konular :: Genel İslami Konular-
Buraya geçin: