ebeda
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ebeda

Sonu Olmayan Bir Yolda Birlikte Yürüyenlerin Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım... Empty  Radyo  Latest imagesLatest images  AramaArama  Giriş yap  Kayıt OlKayıt Ol  
Son Konular
Konu Son Yazan GöndermeTarihi
Cuma Şub. 09 2024, 12:26
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:25
Cuma Şub. 09 2024, 12:24
Çarş. Ara. 06 2023, 12:37
Çarş. Ara. 06 2023, 12:26
Çarş. Ara. 06 2023, 12:20
Ptsi Ara. 04 2023, 15:55
Ptsi Kas. 06 2023, 20:33
Ptsi Kas. 06 2023, 20:23
Ptsi Kas. 06 2023, 20:19
Ptsi Kas. 06 2023, 20:17
Ptsi Kas. 06 2023, 20:16
Ptsi Kas. 06 2023, 20:15
Ptsi Kas. 06 2023, 20:14

 

 Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
mustafa43
Admin
Admin
mustafa43


Mesaj Sayısı : 12855
Kayıt tarihi : 03/07/08

Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım... Empty
MesajKonu: Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım...   Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım... EmptyPtsi Ekim 07 2013, 19:50

Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım...

Yazmayı beceremediğim zamanlar olmadı hiç hayatımda, aslında en sevdiğim yanımdı harfleri birleştirmek ve dökmek içimdeki tüm karanlıkları ya, bazen yazamama kısmını da yaşıyor yüreğim işte. Tıpkı şu anda olduğu gibi, yazamamak kötü, yani en azından benim için kötü ve şu anda yapamadığım bu. Kalemi eline almak ama yüreğinden çıkana kadar unutmak sözcükleri, nasıl dizildiklerini hatırlayamamak mesela ya da neyi anlatmak istediklerini...

Kötü ya en kötüsü ise, yalan söylemek, kendine bile yalan söylemek. Aslında hepsi birbiriyle bağlantılı biliyor musun, yalan söylediğini fark etmek ve yazamamak. Yazarken gerçekten hissettiklerinin çıkacağını bilip onlarla yüzleşmekten korkmak, attım dediğin her şeyin yeniden ve aynı yakıcılıkta çıkması ortaya ve daha fazla kaybetmek…

Bir yalan koca bir yalan her şey mi diyeceksin bana yine. Hani ben o inanmamak isteyen yanımla ben böyle yapmayacağım diyeceğim belki de ne dersin. Ben beni sevmediğini bildiğim ya da sevmediğim kişilere sırf lazım olurlar diye gülümsemeyeceğim ya da. Her şeyin koca bir yalan olduğu gerçekliğinden o kadar kaçmak istedim ve sen öyle istiyordun ki görmemi sonunda giderek ispatladın bana. İnanmam için her şeyi yaptın olmadı, kazanmak istedin ve inandırabileceğin son savaş silahınla aniden vurdun beni. Hem de hiç bıçak kullanmadan, hiçbir keskin alet olmadan elinde, yıktın birden yere...

Ve bakarak bana uzattın elindeki hep takmamı istediğin maskemi. Maske güçtü çünkü sana göre, çünkü bu dünyada herkes maske takıyordu birbirine ve sen inanmıyordun hiç kimseye, tıpkı onlar gibi takıp maskeni sana inanmadıklarını da biliyordun. Bir tek şey dışında, ben sana karşı hiç maske takmadım. Ne bir menfaatim vardı senle ilgili ne başka bir şey ve verebildiğim tek şeydi sevgim. Yapabildiğim, evet çevrendeki ve çevremdeki tüm maskelere inat yapabildiğim tek şeydi sevmek seni. Ve sevgim maskelerle lekelenmemişti, hiçbir iz yoktu karanlığa dair senli yüreğimde, işte bilmediğin tek şey buydu, dünyada sadece maskeler yoktu...

En zoru nedir biliyor musun peki, fark ettin mi sevdiğim kelimesi çıkmadı hiç ağzımdan, aşk ya da hayat. Çünkü sendin hepsi ve hepsi senle anlam buluyordu ya yüreğimde, işte en zoru buydu. Son vermek, her şeye bir son vermek ve bu zorluğunda üstesinden gelmiş gibi yapıp, oynamak. Tıpkı senin öğretmeye çalıştığın gibi bana, lekelenmek ama yine de başarmak, güçlü gözükmek, artık lekeli olduğunu bile bile gülümsemek…

Çevremdekilerin hayranlıklarına göz kırpmak, ardından kimse kaldıramayacağı dertlerle sınanmaz demek ve belki de unutup kendinle ilgili her şeyi onları dinlemek. Çözüm aramak ama kendi içinde iyice batmak, en zoru nedir bilir misin, bilir misin kelimesinin ardına sevdiğimi ekleyememek. Ve bir şekilde birilerine sürekli güçlü olmanın tanımını yapabilmek, mutlu gözükmek gerek, olmadığın halde. Kimseye bir şey anlatmamak gerek, içindekilerin seni yiyip bitirdiğini bile bile. Ve, çare olmak gerek tüm çaresizliğini unutup inatla; yüzündeki maske yaksa bile, tüm ifadeni alsa bile, gülümsemek gerek…

Şimdi her şeye bir son vermem gerek, çevremde görünenlere ve belki bu nete. Bana yalan söyleyen her söze karşı bir son nokta vuruşuyla hoşça kal kelimesine kullanmam gerek. En acısıysa, bunların hepsini yüzümdeki maskeyle başarmam gerek. Ne çok gerekliliklerim var değil mi, farkında mısın ne çok yapmam gereken şey var ve basit gözükse de aslında ne ağır gereklilikler. Çünkü hep savunduğun yalanı tam anlamıyla gerçek kabul etmek benimkisi, yeniliş evet yeniliş…

Kalemi eline almak ama yüreğinden çıkana kadar unutmak sözcükleri, nasıl dizildiklerini hatırlayamamak mesela ya da neyi anlatmak istediklerini. Şaşırttım evet seni ve belki de herkesi şaşırttım, biliyor musun bende şaşkınım. Elime aldığımda kalemi sırf çıkmasın diye senli kelimeler söylediğim tüm yalanları okudukça üstüme sinen o kara lekeyi nasıl kaldıracağımı bilememekten şaşkınım, ne yapacağını bilememekten ve yine de devam etmekten bu oyuna. Oyun kimin umrunda söylesene, benim mesela, hayır çünkü dedim ya tek gerçeklik değildi maskeler, benim sana baktığımda eriyen yüreğim gerçekti mesela. Gülümseyen yüzüm, gittiğinden beri dolmayan ve her seferinde biraz daha yalnız hissettiren o koca boşluk, hepsi gerçekti ve onlar yenilmedi…

Umrunda mı onların sanıyorsun söylediğim yalanlar, değil. Gece olduğunda hatırladığım bakışların, gülümsemen peki ya da teninin kokusu hani burnuma gelen, umrunda mı onların söylediğim tüm yalanlar. Neden herkesi inandırabiliyorum da onları inandıramıyorum peki söylesene ya da sus buradaki her şey benim gerçekliğim, maskesiz gerçeklik. Ve onlar asla inanmayacaklar bana çünkü biliyorlardı ne kadar gerçek olduğunu yaşadıklarım. Ben ne kadar güçlülük oyunu oynarsam oynayayım biliyorlar aslında bitirmek için çabalasam da maskeyi bir türlü takamadığımın ve senin aksine söz veriyorlar bana zamanla düzeleceğini her şeyin. Hep beraber düzelteceğimizi ve her maskeye inat kimi zaman hüzünlü kimi zaman eskimiş yüzümle hep kalacağımı ayakta…

Dedim ya sana, her şeyin farkındaydın sevgili ya; bir tek şey dışında, bir tek şeyi bilmiyordu o koca yüreğin, ben sana karşı hiç maske takmadım. Ne bir menfaatim vardı senle ilgili ne başka bir şey ve verebildiğim tek şeydi sevgim. Yapabildiğim, evet çevrendeki ve çevremdeki tüm maskelere inat yapabildiğim tek şeydi sevmek seni. Ve sevgim maskelerle lekelenmemişti, hiç bir iz yoktu karanlığa dair senli yüreğimde. İşte bilmediğin tek şey buydu, dünyada sadece maskeler yoktu...

Selam Sevgi ve Dua ile...

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
MaVi_GüL
Admin
Admin
MaVi_GüL


Mesaj Sayısı : 16821
Kayıt tarihi : 03/07/08

Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım... Empty
MesajKonu: Geri: Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım...   Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım... EmptySalı Ekim 08 2013, 01:34

çiçek16 Allah razı olsun çiçek16 
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Ben Sana Karşı Hiç Maske Takmadım...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Değerlere Karşı Duyarsızlık; Hayata Karşı Duyarsızlıktır..
» Kadının Erkeğe Karşı görevleri Müslüman Kadının, Kocasına Karşı İtaatı Nasıl Olmalıdır ?
»  Sevda Sana Hasret Sana Vuslat Sana Sevgili
» Maske
» Kalbimin Karşı Kıyısısın

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ebeda :: Sanat ve Edebiyat :: Makaleler-
Buraya geçin: